MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A. Sanığa yükletilen hakaret eyleminin temyizinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
Ancak,
1. İddianamede hakaret eyleminin Emniyet Müdürlüğünde ifadesinin alınması sırasında işlendiğinin anlatılması, katılan ..."in bozma öncesi 21/02/2011 tarihli ifadesinde olay yerinde hakaret eyleminden bahsetmemesi, mahkemece hakaret suçundan kurulan hükmün, Yargıtay Yüksek 2. Ceza Dairesince aleniyet ögesinin ne şekilde oluştuğunun açıklanmadığı için bozulduğu, bozma sonrasında katılan ..."in sanığın olay yerinde de hakaret ettiğini belirtmesi karşısında, mahkemenin bozma sonrası katılanın bu beyanını hükme esas alıp sanık hakkında iddianamede anlatımı yapılmayan TCK"nın 125/4. maddesi uygulanmak suretiyle CMK"nın 225/1. maddesine aykırı davranılıp fazla ceza tayin edilmesi,
2. TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,
B. Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eyleminin temyizinde ise;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Sanığın Emniyet Müdürlüğünde ifadesinin alındığı sırada, arkasında bulunup kendisine doğruyu söylemesi gerektiğini söyleyen polis memuruna yumruk atması şeklindeki eyleminin TCK"nın 86/2, 86/3.c maddesinde belirtilen yaralama suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında suç vasfında yanılgıya düşülüp TCK"nın 265/1 maddesinin uygulanması,
2. TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/06/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.