23. Hukuk Dairesi 2013/3802 E. , 2013/4794 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tespit, genel kurul kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacılar vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkillerinin tüm borçlarını ödeyerek kooperatif üyeliğinden istifa ettiklerini, müvekkillerinin istifasından sonra ""ikinci etap"" ismi altında kooperatife yeni üye kaydedildiğini, sonra da kaydedilen kişilerin katılımıyla alınan kararlar gereği müvekkilleri aleyhine alacak ihdas edildiğini, bu kişilerin gerçek anlamda üye olmadıklarını, aidat ödemediklerini, anılan kişilere verilebilecek arsa veya konut bulunmadığını, ... dışındaki davacıların, bu davadan evvel üyeliğin tespiti davası açtıklarını, 09.06.2010 tarihli genel kurul toplantısının belirlenen yerde yapılmadığını, kooperatif üyesi olmayan kişiler tarafından alınan kararların yoklukla malûl olduğunu ileri sürerek, davacılardan ..."ın kooperatif üyesi olduğunun, davalıların kooperatif üyesi olmadıklarının ve 09.06.2010 tarihli genel kurul toplantısının yoklukla malûl olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Kooperatif vekili, davacı ..."ın kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini, üyelikten doğan hakların istifa tarihinden itibaren beş yıl içerisinde istenmesi gerektiğini, somut davanın bu sürenin dolmasından sonra açıldığını, taraflar arasında görülen ... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2008/275 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında davacı ..."ın kooperatif üyesi olmadığı konusunda usul bakımından kesin hüküm oluştuğunu, istifa eden davacıların dava ehliyetinin ve dava açmakta hukuki menfaatlerinin bulunmadığını, davacıların, kooperatiften edindikleri dairelerin inşaatından kaynaklanan borçları ödememe gayesiyle kooperatife ortak olmak istediklerini, genel kurul kararlarının usul ve kanuna uygun olduğunu, davacıların istifasından sonra kooperatife yeni üye kaydı yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ..., davaya cevap vermemiş, diğer davalılar vekili müvekkillerinin üyeliğinin daha eski olduğunu, arsa temin edilememesi ve inşaatlara başlanmaması nedeniyle aidat toplanmasının müvekkilerinin üyeliğinin gerçek olmadığı sonucunu doğurmayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı ..."ın kooperatif üyesi olduğunun, davalı kooperatifin 09.06.2010 tarihli genel kurulunda alınan kararların yokluk ile malûl olduğunun, davalıların kooperatif üyesi olmadıklarının tespitine dair verilen karar, davalı Kooperatif vekili ile davalılar ....
..., ..., ..., ..., ... vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin ....05.2012 tarih 2012/715 Esas ve 2012/3661 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Davacılar vekilinin karar düzeltme isteminde bulunması üzerine Dairemizin ........2012 gün ve 4382 Esas, 7257 Karar sayılı ilamıyla, diğer karar düzeltme istemlerinin reddi ile davacıların 2004 yılında kooperatiften istifa ettikleri konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı, davacıların davalı kooperatiften istifa ettikten sonra davalı kooperatifle üyelik ilişkilerinin devam ettiğine ve zımnen üyeliğe kabul edildiklerine ilişkin bir delil sunulmadığından, mahkemenin üyeliğin devam ettiğine ilişkin kabulünün yerinde olmadığı, kooperatif ortağı olmayan kişiler hakkında, kooperatif genel kurulunca karar alınamayacağı gibi, ortak olmayan kişiler aleyhine alınmış olan kararların bağlayıcı olduğunun da kabul edilemeyeceği, ortak olmayan davacıların, genel kurul kararlarının iptalini isteyemeyeceği gibi kooperatifin bazı ortaklarının ortak olmadığının tespitini istemelerinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle davacıların davalarının reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından, kararın bu nedenlerle bozulması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde mahkeme kararının bozulduğu belirtilerek, davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin ....05.2012 tarih 715 Esas, 3661 Karar sayılı bozma kararının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ortak olmayan kişilerin genel kurul iptali ve bazı ortakların üye olmadıklarının tespitini isteyemecekleri gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara ve özellikle karar düzeltme isteminde bulunan davacıların sıfatına aykırı da olsa kararın davanın reddi gerektiğine yönelik kesin olarak bozulmasına ve bu şekilde kesinleşmiş olmasına, mahkemece de kesin bozma içeren bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.