1. Hukuk Dairesi 2014/12879 E. , 2015/14875 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVATÜRÜ:ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, intifadan men şartının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı ... tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmişse de, karar tarihi itibari ile duruşma dava değerinin yasal sınırın altında kaldığı anlaşılmakla, duruşma talebinin reddine karar verildi; Tetkik Hakimi ..." ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR-
Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteğine ilişkindir.
Davacılar, çay bahçesi niteliğinde olan 110, 111, 276, 338, 510, 532 parsel sayılı taşınmazlara veraseten iştirak halinde paydaş olduklarını, dava konusu taşınmazların, dedeleri ... ile babaları ...öldükten sonra davalılar tarafından kullanılarak gelir elde edildiği, davacı ..." in çay üretici hesap belgesi sahibi olmasına rağmen, ürün toplatılmasına izin verilmediğinden, cüzdan üzerinden işlem yapamadığını ileri sürerek, dava tarihinden geriye doğru payları oranında hesaplanacak 5 yıllık ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, taşınmazların... ilinde bulunduğunu, ... mahkemelerinin yetkili olduğunu, çay ürününü bizzat toplamadıklarını, ürünü yarıcının topladığını, az miktarda elde edilen gelirin, murisleri İsmail" den kalma evin bakım ve onarımı için kullanıldığı, kendilerinin para almadıklarını, davacıların taşınmazı kullanmaktan men edilmediklerini belirtip, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, dava konusu taşınmazların tarafların murisleri adına kayıtlı olduğu, davacılar tarafından intifadan men şartının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden; davacılar ... ..., ... ve ..." nin 1975 yılında ölen muris ..." in mirasçısı, muris ... ve davacılar ... ve ..." ın 1963 yılında ölen ..." in çocukları oldukları, mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu ile çay yetiştirildiği sabit bulunan dava konusu 532 parsel sayılı taşınmazda ..., ... ve ..." ın, yine dava konusu olan 510, 111, 338, 276 ve 110 parsel sayılı taşınmazlarda tarafların kök murisi ..." in paydaş olduğu anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, davaya konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman ecrimisil isteyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir.Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğini davalı paydaşa bildirmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır.Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren ya da (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir.Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz.Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 günlü ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı).Somut olaya yukarıdaki ilkeler uyarınca bakıldığında, ecrimisil istenilen taşınmazların çay bahçesi niteliği taşıdığı keşfen saptanmıştır.Bu durumda, ecrimisil isteğinin intifadan men koşuluna bağlı tutulamayacağı kuşkusuzdur.Hâl böyle olunca, ecrimisil miktarı belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davacı ..." in bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.