
Esas No: 2015/5444
Karar No: 2016/5029
Karar Tarihi: 02.05.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/5444 Esas 2016/5029 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ...Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 20, 23, 110 ada 1, 112 ada 10 ve 121 ada 69 parsel sayılı sırasıyla 4.222.43, 1.651.08, 65.56, 28,99 ve 648,74 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 110 ada 1 ve 112 ada 10 sayılı parseller arsa, diğer parseller tarla vasfıyla ...Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazlar üzerinde davalı köyün kullanımının bulunmadığı ve taşınmazların ekonomik yarar sağlanması mümkün yerlerden olduğu iddiasıyla Hazine adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 101 ada 20, 23, 110 ada 1, 112 ada 10 ve 121 ada 69 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacı Hazine vekilinin 110 ada 1 ve 112 ada 10 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yönünden, dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün bu parseller yönünden ONANMASINA,
2- Davacı Hazine vekilinin 101 ada 20 ve 23, 121 ada 69 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece davacı Hazine"nin iddiasını ispatlayamadığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki, taşınmazların sınırında mera parseli bulunmasına rağmen taşınmazların öncesi, nitelikleri, meradan açma olup olmadıkları, taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin kimden kime nasıl geçtiği, davalı Köyün taşınmazlar üzerinde zilyetliğini nasıl sürdürdüğü araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararları, ekleri ve haritaları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, taşınmazların öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmazlar ile taşınmazların sınırında yer alan mera parselleri arasında ayırıcı nitelikte bir unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkemece yapılacak gözlem tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretliye
kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı, zaman içinde sınırlarında genişleme olup olmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, ziraat bilirkişiden komşu mera parselleriyle karşılaştırmalı biçimde taşınmazların niteliği, toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve mera parsellerinden nasıl ayrıldığını açıklayan, değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; taşınmazın öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça değer taşımayacağı düşünülmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün parseller yönünden BOZULMASINA, 02.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.