14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/2421 Karar No: 2010/3157 Karar Tarihi: 23.03.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/2421 Esas 2010/3157 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/2421 E. , 2010/3157 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.06.2009 gününde verilen dilekçe ile tapulu yere elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, maliki olduğu 3200 parsel sayılı taşınmazına komşu 3199 sayılı parseli kullanan davalının taşınmazına tecavüz ettiğini belirterek el atmasının önlenmesini istemiş, mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalı temyize getirmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388 ve 389.maddeleri gereğince hüküm fıkrasının açık olması gerekir. Yani hüküm fıkrasında verilen karar ile taraflara yükletilen ve bahşedilen vazife ve haklar hiçbir tereddüdü gerektirmeyecek ve infazda şüphe uyandırmayacak biçimde çok açık olarak yazılmalıdır. Somut olayda, gerekçeli kararda “... ili, ... ilçesi,... köyü, ... mevkiinde pafta 76 parsel 3199 sayılı taşınmazın sahibi ...’in tarafından olan müdahalenin men’ine" şeklinde hüküm kurulmuştur.Kararın infazı sırasında hüküm kısmı esas alınacağından tecavüz edilen yer ve miktarı belirtilmeden ve dayanak bilirkişi krokisinin kararın eki olduğu belirtilmeden infaza elverişli olmayacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 23.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.