11. Hukuk Dairesi 2015/8887 E. , 2015/13120 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : .....ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/01/2015
NUMARASI : 2014/301-2015/27
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/01/2015 tarih ve 2014/301-2015/27 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili şirkete ait hisse senetlerine sahip olması nedeni ile aralarında ortaklık ilişkisinin bulunduğunu, davalının açtığı alacak davasında yabancı mahkeme tarafından davalıya 53.545,04 Euro ve 20/06/2008 tarihinden itibaren işlemek üzere %5 faiz ödenmesine karar verildiğini, ancak müvekkili tarafından yapılan bir hata sonucu davalıya fazla ödeme yapıldığını ileri sürerek, 1.795 Euro"nun davalıdan tahsilini ve hisse senetlerinin bedelsiz olarak müvekkiline iadesini, iadenin mümkün olmaması halinde dava tarihinde hisse senetlerinin değeri olan 21.944,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetki itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sırasında hisse senetlerinin iade edildiği, hisse senetlerinin iadesi talebi yönünden davanın konusuz kaldığı, tenfize konu yabancı mahkeme kararı doğrultusunda davalıya 1.802,72 Avro fazla ödeme yapıldığı gerekçesiyle, hisse senetlerinin iadesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 1.795 Avro"nun 30.11.2012 itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, tenfize konu yabancı mahkeme ilamında belirtilen miktardan sehven fazla olarak ödendiği iddia edilen bedelin tahsili ve bedelsiz kalan hisse senetlerinin iadesi talebine ilişkindir. Mahkemece fazla ödenen bedelin iadesi talebi yönünden davanın kabulüne, hisse senetlerinin iadesi talebi yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak, davalı tarafça yasal süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmasına rağmen, mahkemece yetki itirazı hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin işin esasına girilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı iadesine, 08/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.