(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi 2009/7967 E. , 2010/5145 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, SSK"lı sigortalılık günleri hariç, kurumca iptal edilen sürelerde bağkur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacı, Kurumca iptal edilen 01.06.1990-23.10.1992 tarihleri arasında 1479 Sayılı Yasa"ya tabii isteğe bağlı Bağ-Kur sigortalılığının 11 günlük 506 Sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık süresi dışında geçerli olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkemece,davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca doğru değildir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 03.10.1989 tarihinde 1479 sayılı Yasa kapsamında İsteğe Bağlı Bağ-Kur sigortalısı olarak tescilinin yapıldığı, 02.06.1990 tarihinde 506 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı çalışması nedeniyle 02.06.1990 tarihi itibariyle terkin edildiği, 14.01.1997 tarihli talebi ile yeniden tescil edilip talebine göre de 01.10.1998 tarihinde terkin edilerek 2004 tarihinde de ödediği primler karşılığı sürelerin sigortalı sayılmasına karar verildiği, ancak 1990 yılında ki zorunlu SSK"lı çalışmasından sonra Kuruma dilekçe vermediği için prim ödemesi yaptığı bir kısım sürelerin sayılmaması nedeni ile 24.06.2004 tarihli sigortalılık belgesine göre fazla prim ödemesi olduğunun kabul edildiği dava konusu olan sürelerde prim ödemesi olup 1997 yılı Yapılandırma Yasasından da yararlandığı, 02.06.1990-01.07.1990 tarihleri arasında 11 gün 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı çalışmasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık davacının primini ödediği sürelerde isteğe bağlı sigortalılığının Kuruma yeniden dilekçe verme şartı aranmaksızın geçerli sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 1479 sayılı Yasa"nın 79.maddesinde: “(Değişik madde: 24/07/2003 - 4956 S.K./33. md.)Bu Kanunun 24 üncü maddesinin (I) numaralı bendi kapsamına girmeyenlerden, aynı maddenin (II) numaralı bendinin (a) ve (c) alt bentlerinde sayılanlar dışında kalanlar, ev kadınları ve Türkiye"de ikamet eden yabancı uyruklular talepleri halinde isteğe bağlı sigortalı olabilirler.İsteğe bağlı sigortalı olanların basamak seçme ve yükseltmelerinde bu Kanun hükümleri uygulanır.İsteğe bağlı sigortalılık, sigortalılık tescil talebinin Kuruma intikal ettiği tarih itibariyle başlar ve terk talebinin Kuruma intikal ettiği tarihte veya diğer sosyal güvenlik kanunlarına tabi olarak çalışmaya başladığı tarihten bir gün önce veya sigortalının toplam borcunun üç aylık prim ve ceza tutarından fazla olması halinde sigortalının daha önce ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle sona erer hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda 01.07.1990-23.10.1992 tarihleri arasındaki dönemle ilgili davacının sigorta primi ödediği, Kurumca da bu ödemeleri itirazsız kabul edildiğinden ödenen primlerin karşıladığı sürelerin kısa süreli SSK"lı çalışmasından sonra yeniden dilekçe aranmaksızın Kurumca kabul edilmesi gerektiği aksinin kabulünün ise Anayasal Sosyal Güvenlik ilkesi ile MK.2.maddeye aykırılık oluşturacağı dava konusu olan sürelerde süresi içinde ödenen primlerin karşıladığı sürelerde davacının isteğe bağlı sigortalı olacağı açıkça ortadadır.
Yapılacak iş; davacının 01.07.1990-23.10.1992 tarihleri arasında yaptığı prim ödemelerine karşılık gelen süreyi Kurumdan sormak ve süresi içinde yaptığı prim ödemeleri yönünden istemin kabulüne karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.