MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 157/1, 52 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii olduğunu beyan eden Avukat ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Sanığın, soruşturma ve kovuşturma aşamalarındaki sorgusunda, müdafi talebinin olmadığını beyan ederek müdafisiz şekilde savunmada bulunduğu, sanık müdafii olarak hükmü temyiz eden Avukat ...’nun da her hangi bir soruşturma ve kovuşturma işlemine katılmadığı, dosya içerisinde ve temyiz dilekçesi ekinde sanığın müdafii olduğuna dair her hangi bir vekaletname veya yetki belgesinin de bulunmadığı, ayrıca sanık yönünden de zorunlu müdafii sıfatı da taşımadığı, vekaletname eksikliğinin tamamlanması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 09/05/2017 tarihli yazısına istinaden avukata mahkemece tebliğ yapılmasına rağmen bu eksikliğin tamamlamadığı, Daire’mizce verilen 21/12/2017 tarihli tevdi kararı ile “sanığa kararı temyiz eden müdafiinin temyizini kabul edip etmediği ve müdafiinin temyizine onay vermemesi halinde temyizin yapılmamış sayılacağı” konusunda meşruhatlı tebligata rağmen, sanığın hükmü temyiz ettiğine veya yetkisiz müdafii tarafından yapılan temyize onay verdiğine ilişkin bir başvurusunun da olmaması karşısında, avukat ...’nun sanık hakkındaki hükmü temyize yetkisi bulunmadığından temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 05/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.