Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/1461 Esas 2013/4369 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1461
Karar No: 2013/4369
Karar Tarihi: 11.03.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/1461 Esas 2013/4369 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan dava, muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Kararın incelenmesi sonucunda mahkemece, sulh hukuk mahkemesinin görevli bulunduğu gerekçesiyle kira sözleşmesinin iptalinin istenildiği şeklinde karar verilmiştir. Dosya kapsamından, karı-koca ve bir kardeş olmak üzere davalılar arasında kira sözleşmesi olduğu ve davalıların oturdukları evin mülkiyetinin bir davalıya ait bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı eşin tahliye taahhüdünde bulunması sonrası malik davalı tarafından tahliye istemi ile icra takibi yapıldığında, davacı muvazaa iddiasında bulunmuştur. Muvazaanın hak kaybına sebep olması durumunda, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliği ileri sürülebilir. Bu nedenle, uyuşmazlığın çözümlenmesi BK'nun 18. maddesi hükümleri uyarınca gerekmektedir. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi ise yerinde görülmemiştir. Kararda geçen kanun maddeleri, BK'nun 18. maddesi olarak belirtilmiştir.
4. Hukuk Dairesi         2013/1461 E.  ,  2013/4369 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 03/10/2011 gününde verilen dilekçe ile muvazaalı işlemin iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 07/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, kira sözleşmesinin iptalinin istenildiği ve sulh hukuk mahkemesinin görevli bulunduğu gerekçesiyle yazılı biçimde karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya kapsamından; davacı ile davalılardan ..."ın karı-koca oldukları ve diğer davalının da ..."ın kardeşi olduğu; karı-koca davalıların oturdukları evin mülkiyetinin davalılardan ..."na ait bulunduğu; davalılar arasında kira sözleşmesi olduğu ve davalı eşin tahliye taahhüdünde bulunduğu; malik davalı tarafından tahliye istemi ile icra takibi yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Davacı, davalılar arasındaki kira sözleşmesi ile buna dayalı olarak yapılan tahliye taahhüdü ve icra takibinin muvazaalı olduğunu ileri sürmüştür.
    Gerek dava dilekçesinde ve gerekse de yargılama aşamasındaki beyanlarda, açıkca muvazaa olgusuna dayanılmıştır. (BK m.18). Kural olarak üçüncü kişiler (olayımızda davacı) muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü, danışıklı olan bir hukuki işlem ile üçüncü kişinin zararlandırılması ona karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Şu durumda uyuşmazlığın, BK"nun 18. maddesi hükümleri uyarınca çözümlenmesi gerekir.
    Mahkemece, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle görevsizlik kararı verilmesi yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.