Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/3243 Esas 2018/4207 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3243
Karar No: 2018/4207
Karar Tarihi: 05.06.2018

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/3243 Esas 2018/4207 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/3243 E.  ,  2018/4207 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanıklar hakkında TCK 157/1, 62, 52 ve 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan, sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ... ve müdafii olduğunu beyan eden Av. ... ile sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
    1) Sanık ... müdafii olduğunu beyan eden Av. ... tarafından yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
    Sanık ... müdafii olarak hükmü temyiz eden Avukat...’ın her hangi bir soruşturma ve kovuşturma işlemine katılmadığı, dosya içerisinde ve temyiz dilekçesi ekinde sanık ... müdafii olduğuna dair her hangi bir vekaletname veya yetki belgesinin de bulunmadığı, ayrıca sanık yönünden de zorunlu müdafii sıfatı da taşımadığı, vekaletname eksikliğinin tamamlanması için Daire’mizin 05/12/2017 tarihli tevdi kararı, meşruhatlı olarak tebliğ edilmesine rağmen, bu eksikliği tamamlamamış olmaması karşısında, avukat...’ın sanık ... hakkındaki hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nın 317.maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
    2) Sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak sanıklar tarafından yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
    Sanık ...’un yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün, savunmasında beyan ettiği adresinde “askerde olduğu” belirtilerek Tebligat Kanununun 21. maddesine göre köy muhtarına tebliğ edilmiş ise de, tebliğ tarihi itibariyle asker olan sanığa yapılan bu tebligatın aynı Kanun"un 14. maddesi nedeniyle geçersiz olduğundan, Daire’mizin 05/12/2017 tarihli tevdi kararı sonrasında, sanık ...’un öğrenme üzerine yaptığı temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
    15/03/2013 tarihli iddianamede, sanıkların, katılanı arayarak, kendilerini başkomiser olarak tanıtıp, dolandırdıklarının iddia edilmesi karşısında; eylemin hükümden sonra 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14.maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 158/1.maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık fiiline ilişkin delillerin takdiri ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 05/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.