17. Hukuk Dairesi 2014/25489 E. , 2017/6907 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya ait iş makinesinin motor kısmındaki kısa devre nedeniyle çıkan yangının sirayet etmesi sonucu, davacının sigortaladığı işyerinde hasar oluştuğunu, sigortalılarına 17.485,00 TL. hasar bedelini 13.12.2012 tarihinde ödediklerini ve sigortalının haklarına halef olduklarını, davalının zarardan sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödenen bedelin 13.12.2012 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının hizmet kusuruna dayalı olarak açtığı davada idari yargının görevli olduğunu, olayda davalı idarenin kusuru bulunmadığını, davalıya ait olup park halinde bulunan iş makinesinde elektrik akımı olmadığından kısa devre nedeniyle yangın çıkmasının mümkün olmayacağını, fenne uygun olmayan sigortalıya ait baca çıkışının yangına sebep olmuş olabileceğini, ödeme tarihinden ticari faiz talebinin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 17.485,00 TL"nin 13.12.2012 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle, davaya konu edilen yangın olayının davalıya ait iş makinesinden kaynaklandığının, konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporla saptanmış olması nedeniyle, davalının zarardan sorumlu olduğunun kabulünde bir usulsüzlük bulunmamasına; poliçe gereği sigortalısına ödeme yapan rücu alacaklısı davacının, sigortalısına ödeme yaptığı tarih itibariyle rücu borçlusu olan davalının temerrüde düşeceğinin kabulüne usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarar sorumlusu olduğu iddia edilen davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı tarafından sigortalanan işyerinde, yangın olayı nedeniyle oluşan hasar ile bedeli, davacı tarafından alınan eksper raporuyla 17.485,00 TL. olarak saptanmıştır. Yerel mahkemece, davacı tarafından ödenen bedelin yerinde olup olmadığı konusunda herhangi bir araştırma yapılmadan ve bilirkişi raporu alınarak denetim sağlanmadan tahsil hükmün kurulduğu görülmektedir.
6100 sayılı HMK"nun 266/1. maddesinde "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir" düzenlemesi benimsenmiştir. Davacı tarafından sigortalı olan işyerinde oluşan hasarın nev"i ile miktarının belirlenmesinin, özel ve teknik bilgi gerektirdiği izahtan varestedir.
Bu durumda mahkemece, davacının tek taraflı olarak aldığı ve davalının savunma yapma imkanı bulunmayan eksper raporuyla yetinilmesinin doğru olmadığı da gözetilerek; davacı tarafından sigortalanan işyerinde, davaya konu yangın olayı nedeniyle meydana gelen hasar ile miktarının ne olduğu konusunda, eksper raporunu da irdeleyen, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz
itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.