18. Ceza Dairesi 2020/939 E. , 2020/6493 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme, zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi , kararın niteliği ile suç tarihine göre ve katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen şikayetçi ...’nın 11/07/2012 tarihli duruşmada sanıklardan şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini belirtmesine karşın, ilk derece mahkemesince karara bağlanmamış ise de, temyiz dilekçesinin kapsamı gözetilerek, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca şikayetçi ...’nın davaya katılmasına karar verilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanıklar ... ve ...’ın zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması; sanık ...’nın ise görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemlerine ve yükletilen suçlara yönelik katılan sanık ... müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması ve hakaret, sanık ... hakkında zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Bu şekilde kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Olay günü sanık ...’in, katılana söylediği kabul edilen “kimliğini göster lan” şeklindeki sözünün, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
b-Hakaret suçundan dolayı ancak manevi zararın oluşabilecek olması, yaralama suçundan dolayı da dosyaya yansıyan maddi bir zararın bulunmaması ve mağdurun uğradığı manevi zararın da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel teşkil etmemesi karşısında CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan, ilerde suç işlemeyeceği konusunda olumlu kanaat oluşması sebebiyle cezası ertelenen sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun ertelemeden önce değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden "Sanığın diğer sanığın zararını karşılaması nedeniyle" şeklindeki gerekçeyle, sanıklar ... ve ... hakkında anılan Kanun maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.