11. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5665 Karar No: 2015/13086 Karar Tarihi: 07.12.2015
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/5665 Esas 2015/13086 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2015/5665 E. , 2015/13086 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ÇORLU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ SIFATIYLA) TARİHİ : 25/09/2014 NUMARASI : 2014/4-2014/361
Taraflar arasında görülen davada Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25/09/2014 tarih ve 2014/4-2014/361 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, "E.. A... MERKEZLERİ" ibareli markanın 155755 sayı ile müvekkili adına tescil edildiğini, yine "E..." ibareli başka markalarının da bulunduğunu, davalı şirketin ise "E... DIŞ TİC. LTD. ŞTİ" unvanı altında ve "E..." kelimesini kullanarak haksız rekabete sebep olup marka hakkına tecavüz ettiğini ileri sürerek haksız rekabetin tespitini, maddi durumun ortadan kaldırılmasını, davalı adına tescilli markanın terkinini, davalı unvanının silinmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, işaretlerin farklılığı sebebiyle tüketici tarafından karıştırılmayacağını, tescilli marka kullanımının haksız rekabete sebebiyet vermeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraf markaları bir bütün olarak algılandığında sadece "E.." kelime kökünün benzediği, aynı tüketici kitlesine hitap etseler ve aynı sektörde faaliyette bulunsalar dahi her iki marka arasında tüketiciler nezdinde herhangi bir karışıklığa ve haksız rekabete yol açacak bir durum bulunmadığı, sonra gelen "K.." ve "G..." kelimelerinin okunuş, yazılış ve markanın hafızada bıraktığı tesir açısından birbirinden farklılaştığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.