Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12812
Karar No: 2014/13108
Karar Tarihi: 22.09.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/12812 Esas 2014/13108 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Eskişehir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, bir taşınmaz mal sahibinin nerede olduğu, sağ mı ölü mü olduğu ve mirasçılarının bulunup bulunmadığı belirsiz olması sebebiyle kayyım atanması istendi. Mahkeme, mal sahibinin kimlik bilgilerinin belli olduğu gerekçesiyle davada karar verilmesine yer olmadığına karar verdi. Ancak Yargıtay, Türk Medeni Kanunu'nun 427. maddesi ve 3561 sayılı yasa uyarınca kayyım atanmasının gerektiği hallerde, kayyım atanması gerektiği şartlarının mevcut olmasına rağmen mahkemenin yazılı şekilde karar vermesini doğru bulmadı. Bu sebeple karar bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir:
- 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesi: Bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı; bu kimselerin malları üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır. Hazinenin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kay
18. Hukuk Dairesi         2014/12812 E.  ,  2014/13108 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Eskişehir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 07/11/2013
    NUMARASI : 2013/1387-2013/1888

    Dava dilekçesinde, kayyım tayin edilmesi istenilmiştir. Mahkemece davada karar vekilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde, Eskişehir Orta Mahalesi 12564 ada 41 parseldeki taşınmaz maliki "Fatma Ç.."nun nerede olduğu, sağ mı ölü mü olduğu, mirasçılarının bulunup bulunmadığı belli olmadığından Türk Medeni Kanunu"nun 427. maddesi ve 3561 sayılı Yasa uyarınca Eskişehir Defterdarı"nın kayyım atanmasını istemiştir. Mahkemece malikin kimlik bilgileri belli olduğundan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesinde “4721 Sayılı Türk Medenî Kanunu"nun 427 nci maddesine göre, bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı; bu kimselerin malları üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır. Hazinenin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin eder.” hükmü mevcuttur.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmazın 10.05.1966 tarihinde kadastro tesisinden "Fatma Ç.. vereseleri" adına tespit ve tescil edildiği, kadastro tespit tutanağında "Fatma Ç.." için "ölü" yazdığı, 03.09.2013 tarihli malik araştırma tutanağında malik "Fatma Çeliksu" ve mirasçılarının nerede olduğu, sağ mı ölü mü olduğu, mirasçılarının bulunup bulunmadığının bilinmediğinin yazılı olduğu, bu durumda 41 parsel maliki "Fatma Çeliksu"nun nerede olduğu, sağ mı ölü mü olduğu, mirasçılarının bulunup bulunmadığı belli olmadığı gibi dosya içerisinde kimlik bilgileri yer alan İsmail kızı 12.09.1963 tarihinde ölen Fatma Ç.."nun taşınmaz maliki Fatma Ç.. ile aynı kişi olduğu ve bu kişinin mirasçılarının sağ, açık kimlik ve adres bilgilerinin de belli olduğu hususuda nüfus kaydı ve mirasçılık belgesi gibi resmi belgelerle kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 427. maddesi ile 3561 sayılı Yasanın uygulanması şartları oluştuğu gözönüne alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi