21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5174 Karar No: 2016/920 Karar Tarihi: 04.02.2016
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/5174 Esas 2016/920 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, katılan yerine imza atmak suretiyle sahte olarak hazırladığı kira sözleşmesini Beyoğlu 9. Noterliğine onaylatarak Beyoğlu Belediye Başkanlığına sunduğu iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçundan yargılanmıştır. Suça konu kira sözleşmesinin özel belge niteliği taşıdığı ve noter tarafından sonradan onaylanmasının resmi belge vasfı kazandırmayacağına rağmen, resmi belgede sahtecilik suçundan sanık hüküm giymiştir. Ancak, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, sanık hakkındaki kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
21. Ceza Dairesi 2015/5174 E. , 2016/920 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2012/98736 MAHKEMESİ : İstanbul 19. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 07/12/2011 NUMARASI : 2010/230 (E) ve 2011/837 (K) SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Sanığın, katılan yerine imza atmak suretiyle sahte olarak hazırladığı 10.02.2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesini Beyoğlu 9. Noterliğine onaylatarak Beyoğlu Belediye Başkanlığına sunduğu iddiasıyla açılan kamu davasında; suça konu kira sözleşmesi özel belge niteliğinde olup, noter tarafından sonradan onaylanmasının belgeye resmi belge vasfı kazandırmayacağı gözetilmeden, resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması, Yasaya aykırı ise de; sanığın işyeri ruhsatını aldığı 18.06.2004 tarihinden önce suça konu sahte kira sözleşmesini Beyoğlu Belediye Başkanlığı"na sunduğu anlaşılmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "özel belgede sahtecilik" suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 04.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.