17. Ceza Dairesi 2015/12378 E. , 2016/5547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Her ne kadar gerekçeli karar 27/07/2010 tarihinde Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiş ise de, sanığın 01/08/2011 tarihli dilekçesi ekindeki terhis belgesine göre sanığın tebliğ tarihi itibariyle silah altında olup tebliğin hukuken geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın 18/07/2011 tarihinde hükmü öğrenmekle süresinde temyiz ettiği kabul edilerek yapılan incelemede;
A-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde,
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanması sırasında aynı maddenin birinci, ikinci ve dördüncü fıkralarındaki bazı sözcüklerin iptaline ilişkin ... Mahkemesi"nin 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı iptal kararının anılan Kanun maddesinin 1. fıkrasındaki ""hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak"" hükmü gereğince infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ..."un temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
B-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Müştekinin 09/04/2007 tarihinde 19.20’de işyerini kapattığını, 10/04/2007 tarihinde sabah 08.30 sıralarında işyerini açtığında hırsızlığın farkına vardığını ifade ettiği, sanığın da suç saati konusunda bir açıklamada bulunmadığının anlaşılması karşısında, eylemin gündüz saatlerinde işlendiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden hırsızlık suçundan 5237 sayılı Yasa"nın 143. maddesiyle uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hırsızlık suçundan kurulan hüküm fıkrasından TCK"nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak sonuç cezanın "2 yıl hapis cezası" olarak düzeltilmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekinin 09/04/2007 tarihinde 19.20’de işyerini kapattığını, 10/04/2007 tarihinde sabah 08.30 sıralarında işyerini açtığında hırsızlığın farkına vardığını ifade ettiği, sanığın da suç saati konusunda bir açıklamada bulunmadığının anlaşılması karşısında, eylemin gündüz saatlerinde işlendiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden işyeri dokunulmazlığını bozma suçu için TCK"nın 116/1-4. maddesiyle hüküm kurulması neticesi fazla ceza tayini,
2-İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunması karşısında, 5271 sayılı CMK"nın 253-254. maddelerine uygun olarak sanık ile müştekiye uzlaşma önerisinde bulunulmadan hüküm kurulması,
3-Sanığın adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun niteliği gereği maddi bir zarara neden olmayacağının anlaşılması karşısında, CMK"nın 231/6. maddesinin (b) bendinde yer alan "sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları" irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunun tartışılması ve koşulları varsa anılan hükmün uygulanması gerekirken, "mağdurun zararının giderilmediği" şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile sanık hakkında anılan maddenin uygulanmayacağına karar verilmesi,
4-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.