11. Hukuk Dairesi 2015/5541 E. , 2015/13068 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : .......ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/11/2014
NUMARASI : 2014/921-2014/543
Taraflar arasında görülen davada ...... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/11/2014 tarih ve 2014/921-2014/543 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra
işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı Şirket"in %50 hissesine sahip ortağı olduğunu, davalı Şirket"in vergi dairelerine, ticaret odasına, muhasebecisine yüklü miktarda borçlu olduğunu, ayrıca davalı şirketin gerçek faaliyet adresinin ticaret siciline tescil edilmediğini, diğer ortakla aralarında güven ilişkisinin kalmadığını, aynı zaman şirket müdürü olan diğer ortağın görevlerini yerine getirmediği için şirketin geleceğinin tehlikeye düştüğünü, bu durumların müvekkilinin şirket ortaklığından çıkması için haklı sebep oluşturduğunu, müvekkilinin 07/01/2009 tarihinden şirket ortaklığından çıkarılması için davalı Şirket"e ihtar çektiğini, ancak şirketin cevap vermediğini ileri sürerek müvekkilinin haklı sebeplere istinaden davalı şirket ortaklığından çıkarılmasına, müvekkiline ait %50"lik payın davalı şirkete ya da üçüncü kişilere devrine, müvekkilinin ihtar tarihinden itibaren davalı şirkette hiçbir sorumluluğunun kalmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı Şirket"in gerçek faaliyet adresinin ticaret siciline tescil edilmemesi, vergi dairesine vergi borcunun ve ticaret odasına aidat borcunun bulunması ve tutmakla zorunlu olduğu defterleri dahi mahkememize ibraz etmemesinin davacının davalı Şirket"teki ortaklıktan çıkması için haklı sebep oluşturduğu, davacının ortaklıktan çıkmayla birlikte şirket payının devrini değil, şirketteki payının gerçek değerine göre tespit edilmesi gereken ayrılma akçesini talep etmesinin mümkün olduğu, davacının esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin 6.010,00 TL olarak tespit edildiği gerekçesiyle davacının davalı Şirket"ten çıkmasına, 6.010,00 TL "nin davalı Şirket"ten tahsiline, çıkma kararı kesinleştiğinde hüküm doğuracak olması nedeniyle davacının ihtar tarihinden itibaren çıkmış olduğunun tespitine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 27,70 TL temyiz onama harcı peşin alındığından yeniden harç tayinine yer olmadığına, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.