1. Hukuk Dairesi 2014/12263 E. , 2015/14632 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ÇORLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2014
NUMARASI : 2013/541-2014/58
Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, 931 ada 59 parsel sayılı taşınmazın 1/2 şer paydaşı olduklarını, dava dışı yüklenici Sedef İnşat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile Çorlu 2. Noterliğinde 03.05.1994 tarihli ve 07865 sayılı "Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" yaptıklarını, davalıların da yükleniciden çekişme konusu daireleri gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın alarak kullandıklarını, ancak yüklenici edimlerini yerine getirmediğinden, sözleşmenin geçmişe etkili olarak feshi isteğiyle açtıkları davanın ................ . Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/160 E. 2010/178 K. sayılı kararı ile kabul edildiği hâlde davalıların daireleri boşaltmadıklarını ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve dava tarihinden 2003 yılının Mart ayına kadar geriye dönük toplam 6.500,00 TL (ıslah ile birlikte 332.700,00 TL) ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar, fuzuli şagil olmadıklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece "... kayıt maliki davacılar ile dava dışı yüklenici arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı davalıların yükleniciden gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile edinen kişiler oldukları ve yüklenicinin halefi bulundukları, oysa arsa malikleri ile yüklenici arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olmak üzere feshine ilişkin kararın derecaattan geçmek suretiyle kesinleştiği anlaşılmaktadır.Bu olguya göre, mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Kararı temyiz eden tüm davalıların elatmanın önlenmesi bakımından temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine. Her ne kadar, temyiz aşamasında davalılardan Ahmet taşınmazı kullanmadığını ileri sürmüş ise de, yargılama aşamasında ileri sürülmeyen hususlar temyiz aşamasında gözetilemez. Kaldı ki, dosyadaki mevcut delil durumu itibariyle davalıyı haklı çıkaracak bir olgu da bulunmadığından elatmanın önlenmesi bakımından hükmün ONANMASINA. Davacıların diğer temyiz itirazları ile davacıların temyiz itirazlarına gelince; davacılar kademeli olarak belirlenecek ecrimisile tahakkuk tarihlerinden itibaren faiz yürütülmesini istedikleri halde, bu husus gözardı edilerek, belirlenen ecrimisile dava ve ıslah tarihi itibariyle faiz yürütülmesi doğru olmadığı gibi, aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayan her bir davalının ayrı ayrı elattıkları yerlerin ve değerlerinin tespit edilerek her birinin avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulması gerekirken, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş olması da doğru değildir." gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sırasında davacı A.. N.. 08.12.2013 tarihinde öldüğünden yasal mirasçıları Feriha, Alpaslan ve Kaan kendilerini vekil ile temsil ettirmişler;mahkemece elatmanın önlenmesi yönünden karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına,ecrimisil yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar İbrahim, Ahmet ve Ünal vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.12.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat .................... ile temyiz edilen davacılar V.. N.. vd. vekili Avukat ..................... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalılar ..................... vd. vekili Avukat, davalılar Ü.. Ö.. vd. vekili Avukat, davalı ...................., davalı ..................., davalı O.. T.., davalı ........................ gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .................... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalılar İbrahim, Ahmet ve Ünal"ın temyiz itirazları yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 3.082,66 .-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı A.. K.."dan, 3.493,21"er TL. bakiye onama harcının da davalı Ü.. Ö.. ve davalı İbrahim"den ayrı ayrı alınmasına, 15.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.