5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/370 Esas 2018/2208 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/370
Karar No: 2018/2208
Karar Tarihi: 28.02.2018

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/370 Esas 2018/2208 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada sanık, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na aykırı hareket ettiğinden dolayı mahkum edildi. Ancak, mahkeme kararı temyize götürüldü ve karar bozuldu. Bozma gerekçeleri arasında, hükmün açıklanması gereken bir suçta, sanığın savunma hakkının kısıtlanması ve uzlaştırma kurumunun geçerli olmadığı kararları verildi. Ayrıca, zincirleme suç hükümleri göz ardı edildi ve adli para cezasının hapis cezasına çevrilmesi kararı verildi. Bu nedenlerle, karar bozuldu ve dosya yeniden incelendi.
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, CMK'nın 253. ve 254. maddeleri, 6763 Sayılı Kanun'un 34. maddesi ve TCK'nın 43/2 ve 52/4 maddeleri gibi kanun maddeleri de kararda detaylı bir şekilde yer almaktadır.
19. Ceza Dairesi         2018/370 E.  ,  2018/2208 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın denetim süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı mahkum olması üzerine, dosyayı ele alan mahkemece duruşma açılarak ve sanığın savunması alınarak CMK"nın 231/11. maddesine uygun olarak hükmün açıklanması gerektiği halde usulüne uygun duruşma günü tebliğ edilmeden mahkumiyetine karar verilmek suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    2-Katılanlar vekilinin 07/03/2011 tarihinde uzlaşmayı kabul etmediklerini beyan ettiği, sanığın 06/12/2010 tarihinde savcılıkta düzenlenen matbu form üzerinde uzlaşmayı kabul etmediğine dair seçeneği imzaladığı tespit edilmişse de, bir hakkın doğmadan önce kullanılması söz konusu olamayacağından, uzlaştırma teklifinin ve uzlaştırmaya yönelik beyanların hukuken geçerli olmadığı anlaşılmakla, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 71. maddesinde öngörülen suçlar yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik CMK’nın 253. ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
    Kabule göre;
    1-Aynı suç tarihinde ve aynı yayın saati içerisinde katılan meslek birliklerine üye sanatçılara ait müzik eserlerinin sanığın yetkilisi olduğu ... isimli radyoda hak sahiplerinin izni dışında umuma iletilmesi sebebiyle sanık hakkında kamu davası açıldığı anlaşılmakla; katılan meslek birliklerine üye birden çok sanatçının eserini, telif ücreti ödemeden radyoda yayınlama kastıyla hareket eden sanığın yayın tarihi ve saati de dikkate alındığında, aynı suçu tek bir fiille birden fazla kişiye karşı işlemesi sebebiyle eylemlerin zincirleme biçimde işlenmiş tek suç oluşturduğu gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-TCK"nın 52/4 maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında CMUK 326/son fıkrasının gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.