Kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2012/4346 Esas 2012/9282 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 3 - 2010/240569
MAHKEMESİ : Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 14/01/2010, 2009/299 (E) ve 2010/7 (K)
SUÇ : Kasten yaralama


TÜRK MİLLETİ ADINA

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Gürsoy"un suçunun sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddine;
Ancak;
1- Oluşa ve dosya dosya kapsamına göre; sanığın, silahtan sayılan 70 cm uzunluğunda içi beton dolu demir boru ile kafasına şiddetli şekilde iki kez vurmak suretiyle mağdurun her iki temporal kemiğinde hayat fonksiyonlarını orta (3.) derece etkileyecek lineer kırığa, bitemporoparietal epidural hematoma ve kemik defektine yol açarak hayati tehlike geçirmesine neden olduğu, mağdur yere düşünce amaçladığı sonucu elde ettiği düşüncesiyle eylemine son verdiği, yaralı mağdurun yanına gelen tanıklara "ellemeyin ölsün, gebersin" şeklinde beyanlarda bulunduğu olayda; kullanılan aletin özelliği, hedef alınan bölge, sanığın eylemden sonraki davranışları, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan
kastının öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığı halde, sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs yerine, suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,
2- Kabule göre de; sanık Gürsoy hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesinin uygulanması sırasında, cezanın 1/6 oranında indirilmesi suretiyle "5 yıl 15 ay hapis" olarak belirlenmesi gerekirken, "6 yıl 3 ay hapis" olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı saklı tutularak, hükmün bu nedenle tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 11//12/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.