Esas No: 2019/149
Karar No: 2022/542
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/149 Esas 2022/542 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/149 E. , 2022/542 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanunu'na aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda; Kartal 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.03.2011 tarihli, 2008/1108 Esas, 2011/245 Karar sayılı ilamı ile 2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından mahkumiyetine, 2002 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan kamu davasının ortadan kaldırılmasına, yine .... Ltd. şirketi yönünden ise 2003 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan beraatine karar verildiği, katılan vekilinin beraat ve ortadan kaldırma hükümlerini, hakkında mahkumiyet hükmü kurulan diğer sanıkların da mahkumiyet hükümlerini temyiz ettiği, sanığın mahkumiyet hükümlerine yönelik bir temyiz istemi bulunmadığı ve Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 05.10.2016 tarhli, 2016/9050 Esas, 2016/6747 Karar sayılı ilamında başlık kısmında mahkumiyet hükümleri de yazılı olduğu halde sanık hakkındaki mahkumiyet hükümleri ile ilgili bir inceleme yapılmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
7201 Sayılı Tebligat Kanun'un 10/2.maddesine göre, sanığa bilinen en son adreste tebligat yapılamaması halinde, kendisine daha önce kanuni usullere göre tebligat yapılmış olması şartı ile aynı adrese anılan Kanun'un 35. maddesine göre tebligat yapılması, daha önce kendisine tebligat yapılan adresin olmaması halinde ise adresin araştırması ile yeni adres tespitine çalışılıp, bulunamaması halinde ilanen tebligat yapılması gerektiği halde sanığın yokluğunda verilen hükmün, duruşmada beyan ettiği adrese Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre 25.08.2011 tarihinde usulsüz tebligat yapıldıktan sonra 04.12.2014 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılmak suretiyle hükmün kesinleştirildiği; ancak dosya kapsamında sanığa daha önce yapılmış bir tebligat işleminin bulunmaması ve adreste ulaşılamaması halinde ilanen tebligat yapılması gerektiğinden yapılan tebligatların usulsüz olduğu ve sanığın müddetnamenin kendisine tebliğ edildiği 28.06.2018 tarihinde haberdar olduğu hükmü yasal süresinde 03.07.2018 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla;
5237 sayılı TCK’nin 7 ve 5252 sayılı TCK’nin Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddeleri karşısında; sanığa “2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek” suçlarının Kanundaki cezasının miktarı ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nin 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 17.01.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.