10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/6262 Karar No: 2017/6100 Karar Tarihi: 26.09.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/6262 Esas 2017/6100 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/6262 E. , 2017/6100 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı işbu dava ile iadesi gereken 2.707,80 TL sağlık priminin ödenmemesi nedeniyle yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/758 E. Sayılı dosyasında davacı Kurum tarafından davalı ...’nun yaptığı sağlık harcamalarının iadesinin istendiği, mahkemece davanın reddedildiği ve Yargıtay 21.H.D. tarafından onanarak dosyanın kesinleştiği, bunun üzerine davacı tarafından 2012/3099 sayılı icra takibinin Kurum aleyhine başlatıldığı ve sağlık primleri iadesi adı altında faiziyle birlikte toplam 4.620,47 TL’nin istenildiği anlaşılmaktadır. Davaya konu icra takibine ait borcun hangi tarihler arasındaki sağlık primlerine ilişkin olduğu ve borç miktarı 2.707,80 TL ‘nin nereden kaynaklandığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Yapılacak iş; takibe konu borcun nereden kaynaklandığını ve neden iadesi istendiği netleştirilerek, davacının kendi sigortalı olduğu dönemlere ait ödediği sağlık primlerinin iadesi olduğu açıklığa kavuşturulursa, eşinin sağlık sigortasından yararlanmış olsa dahi ödediği sağlık primlerinin iadesinin mümkün olmadığı gözetilerek hukuki durumun belirlenmesi gerekir. Öte yandan, mahkemece her ne kadar davalı kurum aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiş ise de, 5510 sayılı Kanun"un 88.maddesinin 18. fıkrasında; "Kurumun 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen prim ve diğer alacakları amme alacağı niteliğinde olup, imtiyazlı alacaktır. Kurumun taraf olduğu her türlü dava ve icra takiplerinin kısmen veya tamamen aleyhe neticelenmesi halinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda yazılı tazminat ve cezalar Kurum hakkında uygulanmaz."" hükmü gereğince davalı Kurum aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi yerinde görülmemiştir. Mahkemece bu hususlar göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucu verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.