Esas No: 2020/452
Karar No: 2022/650
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/452 Esas 2022/650 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü onanmış, ancak dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü bozulmuştur. Dolandırıcılık suçunda, sanık ile mağdur arasındaki ilişkinin önceden doğmuş bir borçtan kaynaklandığı ve dolandırıcılık suçu için gerekli unsurların oluşmadığı tespit edilmiş, dolayısıyla sanığın beraatına karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri için uzlaştırma işlemleri gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi ile Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddelerine göre uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği ifade edilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Cumhuriyet savcısının, 16.03.2015 tarihli süre tutum dilekçesi üzerine gerekçeli kararın tebliğinden sonra verdiği 30.03.2015 tarihli dilekçe ile temyizden vazgeçtiği anlaşıldığından, sanık müdafilerinin temyizine hasren yapılan incelemede;
1- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
2- Dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
a) Sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 tarihli ve 6/8-69 sayılı kararında açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması hâlinde, borç hileli davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı nazara alındığında; dosya kapsamına göre sanık ile katılan ... arasında önceden doğan borç sebebiyle suça konu senedin verildiğinin anlaşılması karşısında, somut olayda dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetine hükmolunması yasaya aykırı;
b) Kabul ve uygulamaya göre de; sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.