Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17751
Karar No: 2014/17254
Karar Tarihi: 25.12.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/17751 Esas 2014/17254 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/17751 E.  ,  2014/17254 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
    TARİHİ : 08/07/2014
    NUMARASI : 2013/445-2014/243

    Taraflar arasında görülen menfi tespit-istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesi ile; 5216 sayılı Yasa"nın 23.07.2004 tarihinde yürürlüğe girmesi nedeniyle, Geçici 2. maddesine göre, S.. Köyüne ait su ve kanalizasyon hizmetlerinin yerine getirilmesi, içme suyu tesislerinin devralınması için ilgili belediye ile idareleri arasında 31.08.2010 tarihli protokol imzalanarak, bu tarihte devir işleminin gerçekleştirildiğini; şifaen davalı kuruma başvurarak, Sütçüler Köyü adına kayıtlı içme suyu tesislerine ait .... ve .../... nolu elektrik aboneliklerinin satış sözleşmelerinin idareleri adına yapılmasını talep ettiklerini; ancak, davalı idarenin, dava dışı S... Köyü Muhtarlığı adına kayıtlı içme suyu elektrik aboneliğinin geçmiş dönemlere ilişkin borcunun ödenmesi durumunda elektrik satış sözleşmelerinin idare adına yapılabileceğini ifade ettiklerini; İ... idaresinin, 5216 sayılı Kanun uyarınca devraldığı hizmetlerden kaynaklanan geçmişe ilişkin borçlardan sorumlu tutulamayacağını; zira, 5216 sayılı Kanun"da, Büyükşehir belediyelerinin bu kanun gereğince devraldıkları hizmetlerden kaynaklanan geçmiş döneme ait alacak ve borçları da devralacaklarına dair bir hüküm bulunmadığını ileri sürerek, idarelerinin sözü edilen elektrik aboneliğinden dolayı toplam 68.859.24 TL borçtan ve fer"ilerinden ve gecikme cezası KDV"sinden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 21.09.2010 tarihli dilekçeleri ile de; dava konusu aboneliklere ilişkin 88.115.34 TL ödemek zorunda kaldıklarını belirterek, bu miktar paranın 17.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduata uygulanacak avans faizi ile birlikte davalı kurumdan istirdaten tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının, 5216 sayılı yasa hükümleri gereğince, bütün hak ve borçlarıyla devraldığı Kemalpaşa S.. Köyüne ait iki adet içme suyu aboneliğinin eski ve yeni borçlarından sorumlu olduğunu; bu köylerde su ve kanalizasyon hizmetlerinin yürütme görevi ve yetkisinin ilgili Büyükşehir Belediyesine bağlı Su ve Kanalizasyon İdaresine ait bulunduğunu, yapılan ödemenin bir kısmının 31.08.2009 tarihinden sonra tahakkuk eden borçlara ilişkin olduğundan, fazla iade talebinin de bulunduğunu savunup; yersiz açılan davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizin 25.06.2013 tarih ve 2013/3790-11037 sayılı kararı ile "...17.09.2010 tarihinde davalı İ.."ya ödenen 88.115.34 TL bedelin içinde (31.08.2009) protokol tarihinden sonra tahakkuk eden elektrik bedellerinin de olduğu görülmektedir. Bu durumda, mahkemece; bilirkişiden, davalının iddiası doğrultusunda ek rapor alınarak, oluşacak sonuç dairesinde hüküm kurulması; bundan ayrı; 5216 sayılı Yasanın geçici 2. Maddesinde "Tüzel kişiliği kalkan köylerin malvarlıkları hak, alacak ve borçları mahalle olarak katıldıkları belediyeye devredilir." hükmüne yer verilmiştir. Davaya konu elektrik borcu bulunan S... Köyünün, yasanın yürürlük tarihi dikkate alınarak, bu yasa hükmü kapsamında kalıp kalmadığı, dolayısıyla tesislerin devrine ilişkin 31.08.2009 tarihli protokolden önceki borçlarında bu bağlamda değerlendirilip, değerlendirilmeyeceği hususunun tartışılmamış olması da doğru görülmemiştir." gerekçesiyle karar bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak, davanın kısmen kabulü ile, 70.431,85 TL"nin 17/09/2010 gününden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; bozmaya uyulmuş ise de, gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyleki;
    23/07/2004 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun Geçici 2. maddesinin altıncı fıkrasında "Tüzel kişiliği kalkan köylerin malvarlıkları hak, alacak ve borçları mahalle olarak katıldıkları belediyeye devredilir." hükmüne yer verilmiş olup, mezkûr Kanun"un Ek 2. maddesinde ise (Ek madde: 06/03/2007-5594 S.K./1.mad) "Birleşme, katılma veya geçici 2 nci madde gereğince büyükşehir belediyesi sınırlarına giren belediyelerin yürütmekte olduğu su, kanalizasyon, katı atık, ulaşım, her çeşit yolcu ve yük terminalleri, toptancı halleri, mezbaha, mezarlık ve itfaiye hizmetlerine ilişkin olmak üzere bina, tesis, araç, gereç, taşınır ve taşınmaz malları ve bu hizmetlerin yerine getirilmesine yönelik yatırım, alacak ve borçları büyükşehir belediyesine veya ilgili bağlı kuruluşuna devredilir." hükmüne yer verilmiştir.
    Bu düzenleme ile kanun koyucu, madde metninde geçen hizmetlere ilişkin bina, tesis, araç, gereç, taşınır ve taşınmaz mallar ile söz konusu hizmetlerin yerine getirilmesine yönelik yatırım, alacak ve borçların büyükşehir belediyesine veya ilgili bağlı kuruluşuna devredilmesi gayesini gütmüş olup, yine su ve kanalizasyon hizmetlerine ilişkin hak, alacak ve borçların da bu kapsamda değerlendirileceği sarih bir şekilde belirtilmiştir.
    Yine 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun "Büyükşehir Belediyesine katılma" başlıklı 6. maddesinde de "Büyükşehir Belediyesinin sınırları çerçevesinde ve aynı il sınırları içinde bulunan belediye ve köylerin, büyükşehir belediyesine katılması konusunda Belediye Kanunu hükümleri uygulanır" denilmiş ve bu hükme paralel olarak da 5393 sayılı Belediye Kanununun "Tüzel kişiliğin sona erdirilmesi" başlıklı 11/1. maddesi ile "... Tüzel kişiliği kaldırılan belediye ile köylerin taşınır ve taşınmaz mal, hak, alacak ve borçları katıldıkları belediyeye intikal eder" şeklinde düzenleme cihedine gidilmiştir.
    Somut olayda; 5216 Sayılı Yasa gereğince S.. Köyünün köy statüsünün sona erdirilerek su, kanalizasyon, hizmet ve alt yapıları İZSU ile Köy arasında imzalanan 31/8/2009 tarihli tutanak ile Büyükşehir Belediyesine devrolunduğu, devir sonrası köye ait elektrik aboneliklerin davacı Belediyeye devri için davalı tarafa müracaat edildiği, davalı tarafından, .. ve .. nolu aboneliklerin devri için geçmiş döneme ilişkin borçların ödenmesinin talep edildiği; davacı idare tarafından 17/9/2010 tarihinde 88.115,34 TL ödeme yapılarak taraflar arasında yeni abonelik tesis edildiği; taraflar arasında yapılan 28.09.2010 tarihli abonelik sözleşmenin 1. maddesinde "...müşterinin daha önceden kalan enerji borçlarını ve sözleşme tarihinden itibaren tahakkuk edecek enerji borçlarını ödemekle yükümlüdür" hükmüne yer verildiği; bozma sonrası Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim olunan ek rapor ile "...İ..."nun içme suyu şebekesinden Sütçüler köyünden protokol ile devralmak suretiyle davalı .. Elektrik AŞ ile elektrik aboneliği tesis edebilecek duruma geldiği 31/8/2009 gününden itibaren sorumlu olacağını, bu tarihten önceki dönemlerde doğmuş olan elektrik tüketim bedellerinden ise S.. köyünün sorumlu olduğunu ve davacı kurumun 5216 SK geçici 2. maddesinin hükmü nedeniyle Sütçüler köyünden 31/08/2009 tarihli protokol ile devralmış olduğu içme suyu şebekesine ait bu tarihten sonrası için tüketime ait bedelin 17.686,49 TL olduğu; bu tarihten önceki elektrik tüketiminden sorumlu tutulamayacağı ve bu tarihten önceki dönemlerde İ..."nun ödemiş olduğu 70.431,85 TL"yi ödeme tarihinden itibaren davalıdan talep edebileceğinin" belirtildiği ve mahkemece de bu raporun hükme esas alınarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Tüm bu maddi ve hukuki durum muvacehesinde mahkemece, 5216 sayılı Yasanın geçici 2. maddesi, Ek 2.maddesi ve 6. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanununun 11/1.maddesinin "Tüzel kişiliği kaldırılan Belediye ve köylerin taşınır ve taşınmaz mal, hak, alacak ve borçları katıldıkları belediyeye intikal eder" hükmü uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi