10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7975 Karar No: 2017/6042 Karar Tarihi: 25.09.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/7975 Esas 2017/6042 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/7975 E. , 2017/6042 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı Kurum, 10.11.2011 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya bağlanan gelir ve yapılan hastane masraflarının tahsili istemine ilişkin olup, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesinde; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır…” düzenlemesi getirilmiştir. Eldeki dosyada alınan her iki kusur raporunda da davalı şirketin % 60, kazalının ise % 40 oranında kusurlu olduğu; davalı şirketin işletme müdürünün yargılandığı ceza davasında ise davalı şirket işletme müdürü sanığın 1.derecede asli, kazalı işçi katılanın ise 2. derecede tali kusurlu olduğu kanaatinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalı şirket işletme müdürünün yargılandığı ceza davasının sonucu araştırılarak, kesinleşmesi halinde kusurun varlığına ilişkin maddi olgu hukuk hakimini bağlayacağından, ceza davasının kesinleşmesi beklenip, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile iş kazasının vuku bulduğu iş kolunda uzman bilirkişi heyetinden kusur oran ve aidiyeti konusunda yeniden rapor alınarak, varsa çelişki de giderilmeli ve hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Hükme dayanak yapılan hesap bilirkişi raporundaki gerçek zarar hesabında pasif devre hesabına gerek bulunmamakta ise de, bu husus sonuca etkili olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.