4. Ceza Dairesi 2014/3590 E. , 2014/5766 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ...."ın yüzünde verilen kararda yasa yolu başvuru süresinin, başlangıcının belirtilmesi gerekirken “yüzlerine karşı 7 günlük yasal süre içerisinde temyizi kabil olmak üzere” biçiminde belirtilmesi suretiyle yanıltıcı ifadenin kullanıldığı ve bu haliyle tefhimin Anayasanın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddelerinde öngörülen yöntemlere uygun olarak yapılmadığı anlaşıldığından sanık ...."ın 03.07.2013 tarihli temyizinin süresinde olduğu belirlenerek, dosya görüşüldü:
1-Sanık ...hakkında kurulan hükümlerde, mağdur ..."ın temyiz aşamasında şikayetinden vazgeçmesi sebebiyle katılma kararı hükümsüz kaldığından, temyiz edenin buna yetkisi bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca mağdur ..."ın tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2-Sanık ... hakkında yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından, sanık ...hakkında ise yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyize gelince,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Sanıkların karşılıklı olarak şikayetlerinden vazgeçtiklerine dair dilekçe sunmaları karşısında, hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
b- Sanıkların sabıkasız olmaları, hakaret ve tehdit suçları nedeniyle dosyaya yansıyan ve talep edilen (somut) maddi bir zararın bulunmaması, manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel oluşturmaması, yeniden suç işlemeyecekleri kanaatine varılarak sanıklar hakkında hükmolunan hapis cezalarının ertelenmesi karşısında, sanıklara yükletilen yaralama suçlarından dolayı mağdurların veya kamunun ne şekilde maddi nitelikte bir zararının olduğu mahkemece saptanıp, sanıklardan tespit edilen bu zararı giderip gidermeyeceği sorulup, sanıkların kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda bir değerlendirme yapılıp, hükmün açıklanmasıyla ilgili bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen eksiklik yerine getirilmeden “şikayetçi sanıkların birbirlerinin zararlarını tazmin sureti ile gidermedikleri ve bu nedenlerle şartları oluşmadığı” biçimindeki yetersiz ve kanuni olmayan gerekçe ile eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,
c-Sanık ... hakkında denetim süresinin her suç için ayrı ayrı bir yıl olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sadece bir yıl denetim süresi belirlenmesi,
d-Kabule göre de;
Olayın meydana geldiği yer itibariyle hakaret suçu açısından TCK"nın 125/4 madde ve fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve...."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.