10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/17510 Karar No: 2017/6021 Karar Tarihi: 25.09.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/17510 Esas 2017/6021 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/17510 E. , 2017/6021 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, 04.07.2009 tarihli iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan iş kazası ölüm geliri, cenaze yardımı nedeniyle meydana gelen Kurum zararının davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 21. maddesidir. Ceza dosyasında yapılan yargılama sırasında alınan dosyada mevcut kusur raporunda, davalı işveren şantiye şefinin asli kusurlu, kazalı sigortalının tali kusurlu olduğu yönünde rapor düzenlendiği, sanık olarak yargılanan davalı işveren şantiye şefinin cezalandırılmasına dair kararın hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı ve dosyanın kesinleştiği görülmüştür. Hükme esas alınan kusur raporunda, kaynak yapılırken borunun kaldırılıp askıya alınması işinde uygun yöntem ve araç kullanılmaması, işçilere yeterli olacak şekilde mesleki ve işçi sağlığı ve iş güvenliği eğitimi verilmemesi, yeterli olacak şekilde çalışanların davranışlarının denetlenmemesi ve gözetilmemesi, sebeplerinden dolayı işveren, yaptığı işte dikkatsiz ve tedbirsiz davranmasından dolayı da kazalı sigortalı kusurlu görülmüştür. Ceza dosyasında asli kusurlu olduğu tespit edilen davalı işveren şantiye şefinin kusurlu olup olmadığı hususunda herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Mahkemece, kazanılmış haklar gözetilerek kusur yönünden raporlar arasındaki çelişki giderilmeli, 3. kişi şantiye şefinin de kusurlu bulunması halinde, teselsül sorumluluklarının, 5510 sayılı Yasanın 21/1 ve 4 maddeleri kapsamında belirlenip talep gözetilerek karar verilmelidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, temyiz eden davacı Kurum vekilinin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.