19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/13810 Karar No: 2018/2009 Karar Tarihi: 27.02.2018
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/13810 Esas 2018/2009 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, şikayetçinin gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna ilişkin mahkumiyet kararını bozarak, şikayet hakkının düşürülmesine hükmetti. Ayrıca, şikayet dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının açıklığa kavuşturulması ve dava harcının yatırılması gerektiğini belirtti ve tazminata karar verilmeden önce davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini vurguladı. Kararda, İİK'nın 347. ve 338. maddeleri ile Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi açıklandı.
19. Ceza Dairesi 2016/13810 E. , 2018/2009 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Tazminat Kabul
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, 1)Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Şikayetçi vekilinin icra dosyasında 23.09.2013 tarihinde işlem yaptığı ve bu talebi ile sanığın birinci haciz ihbarnamesine yaptığı 04.07.2013 tarihli itirazı öğrendiği, bu sebeple 03.01.2014 tarihli şikayetinin, İİK"nın 347. maddesinde belirtilen fiilin öğrenilmesinden itibaren 3 aylık süre geçtikten sonra olduğu ve şikayetçinin şikayet hakkının düşürülmesi gerektiği halde yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye aykırı olarak İİK"nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 2) Tazminata ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Şikayet dilekçesinde, İİK"nın 338. maddesi uyarınca cezalandırma isteği ile birlikte aynı Kanun"un 89/4. maddesi uyarınca da tazminat isteminde bulunduğu, aynı Kanun"un 89/4. maddesindeki “İcra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü ile Harçlar Kanunun 32. maddesinde yer alan “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz” hükmü uyarınca tazminata ilişkin dava ile ilgili olarak yargılamanın yapılabilmesi için harcının yatırılması gerektiği cihetle, şikayetçi vekiline talep edilen tazminat miktarının açıklattırılması ve eksik dava harcını yatırması hususunda süre verilerek ve sanığın savunmasında asıl borçluya karşı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/480 Esas sayılı alacak davasının olduğunu belirtmesi karşısında dava sonucunun beklenerek sonucuna göre karar verilmemesi, sonucuna göre hukuki durumun takdiri gerekirken tazminata karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.