4. Ceza Dairesi Esas No: 2012/36938 Karar No: 2014/5659 Karar Tarihi: 21.02.2014
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2012/36938 Esas 2014/5659 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2012/36938 E. , 2014/5659 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2010/264183 MAHKEMESİ : Manisa 1. Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 20/07/2010 NUMARASI : 2009/1481 (E) ve 2010/745 (K) SUÇ : Tehdit
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın nite¬liği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü, Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından isin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez. Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur. Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşullan varsa ancak yasal indirim nedeni olarak kabul edilebilir ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir. Somut olayda; sanığın, arasında bulunan alacak-verecek meselesi nedeniyle tartıştığı müşteki Ö.. T.."e söylediği "seni öldürürüm" biçimindeki sözün objektif olarak korkutucu nitelikte bulunması ve tehdit suçunda tasarlama unsurunun aranmaması nedeniyle suçun oluşacağı gözetilmeden, sanığın sarf ettiği sözlerin müşteki üzerinde endişe uyandırıcı ve korkutucu etkide bulunduğunu kabule yetecek delil ve emarenin bulunmadığı ve bu nedenle sanığa isnat edilen suçun unsurlarının oluşmadığı şeklindeki, yasal ve yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.