17. Hukuk Dairesi 2016/13765 E. , 2017/6682 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıların sürücü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı bulundukları aracın yola kontrolsüz girmesi edeniyle meydana gelen trafik kazasında, davalı sürücünün % 100 oranında kusurlu olduğunu, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/31 D.İş dosyasında araçta meydana gelen değer kaybının tespiti işleminin devam ettiğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL. değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının talebinin belirsiz olduğunu, kusurlarının bulunmadığını, tespit raporu ile belirlenen 7.000 TL değer kaybının fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, talebin fahiş olduğunu, kusur durumunun belirlenmesi gerektiğini, sorumluluklarının poliçe limiti ve sigortalının kusur ile sınırlı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile; 1.000,00 TL.nin davalı ... yönünden yönünden dava tarihinden itibaren, davalı ... yönünden kaza tarihi olan 18/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı istemine ilişkindir.
Mahkemece davacı aracında meydana gelen değer kaybı ve tarafların kusur durumlarının tesbiti konularında yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
1-Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriterinin esas alındığı, hükme esas alınan raporda bu kritere göre hesaplama yapılmadığı anlaşılmakla, dosyadaki kaza tespit tutanağı ve tüm belgeler incelenerek, aracın modeli, yaşı, hasarın ağırlığı, boyanmış olan yerler ve hasarlı bölgelerin özelliği nazara alınıp, aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farkın değer kaybını göstereceği ilkesine göre değer kaybının tespiti için yeniden uzman bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2- Tarafların kusur durumlarının belirlenmesi yönünden somut olayda, taraflar arasında tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağında davalı araç sürücüsünün “...sokaktan çıkarken caddeden gelen aracı fark etmedim...” şeklinde beyanda bulunduğu, tramer kayıtlarında davalı sürücünün % 100 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkemece Adli Tıp Kurumu"ndan aldırılan raporda ise, davalı sürücüye % 75, davacıya % 25 oranında kusur verildiği, davacı vekili tarafından süresinde iş bu rapora itiraz edildiği anlaşılmakla, mahkemece; dosya kapsamındaki kusura ilişkin tüm belge ve raporları değerlendiren çelişki giderici denetime açık uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre değer kaybı tazminatının belirlemesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı hüküm verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.