4. Ceza Dairesi 2013/42234 E. , 2014/5647 K.
"İçtihat Metni"
Hakaret suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair,... 2. Çocuk Mahkemesince verilen 14/06/2011 gün ve 2010/781 esas, 2011/550 karar sayılı hükmün, sanık müdafii tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 06.06.2013 gün ve 2013/3086 esas, 2013/17714 sayılı kararıyla;
" Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuğa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması sırasında hesaplama yanılgısı sonucu fazla ceza belirlenmesi,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, sanığın sonuç itibariyle 9 ay 21 gün hapis cezasıyla cezalandırılması biçiminde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, " karar verilmiştir.
I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/12/2013 gün ve 2013/372802 sayılı yazısı ile;
" Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Yargıtay 4. Ceza Dairesi arasında suça sürüklenen çocuğa tayin edilen hürriyeti bağlayıcı cezanın yanlış hesaplandığı konusunda farklı tespit bulunmayıp uyuşmazlık, doğru olarak hesaplanan 9 ay 21 gün hapis cezasının süresine göre hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesine yasal imkan bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Türk Ceza Kanunun 50. maddesinin 1. fıkrasında kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar ayrı ayrı gösterilmiş olup, aynı maddenin 3. fıkrası, "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkum olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir" hükmünü âmirdir. Suça sürüklenen çocuk ..."in doğum tarihi 05/08/1993 olup, suç tarihi olan 30/11/2010"de 18 yaşını ikmal etmemiştir. Buna göre suça sürüklenen çocuğa doğru hesap sonucu tayin edilmesi gereken 9 ay 21 gün hapis cezasının kısa süreli olması nedeniyle TCK"nın 50/3. maddesine göre seçenek yaptırımlara çevrilmesinde yasal zorunluluk bulunduğundan, hükmün Yüksek Daire kararındaki gerekçe ile bozulması gerekirken düzeltilerek onanmasına karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
Sonuç ve istem : Yukarıda açıklanan gerekçelerle, Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 06/06/2013 gün ve 2013/3086 E. 2013/17714 K. sayılı “düzeltilerek onama” kararının kaldırılmasına;
Suça sürüklenen çocuğa ceza tayin edilirken Türk Ceza Kanununun 43/2. maddesinin uygulanması sırasında hesaplama hatası yapılarak sonuç cezanın 9 ay 21 gün yerine 1 yıl 15 gün olarak belirlenmesi suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi nedeniyle,... 2. Çocuk Mahkemesinin 2010/781 E. 2011/550 K. sayılı kararına konu hükmün BOZULMASINA;
Yüksek Daire aksi düşüncede ise itirazın incelenmesi için Ceza Muhakemesi Kanununun 308/3. maddesi uyarınca dosyanın Yüksek Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine;
Karar verilmesi itirazen arz ve talep olunur." isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, itiraza konu sanık ve suç yönünden incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
II- İTİRAZIN KAPSAMI
İtiraz, hakaret suçundan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet kararının düzeltilerek onanmasına dair, Dairemizin 06.06.2013 tarihli kararına ilişkin olup, bu karar seçenek yaptırımların gözetilmemiş olması nedeniyle yeniden ele alınmış, temyiz ve itiraza konu edilmeyen diğer sanıklar ... ve ... inceleme dışı bırakılmıştır.
III- KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
İncelenen dosya içeriğine göre; suç tarihinde 18 yaşından küçük olan sanık ... hakkında, görevliye hakaret suçundan yapılan yargılama sonucunda, .... Çocuk Mahkemesinin 14.06.2011 tarihli kararı ile, TCK’nın 125/3-a-4, 43/2, 31/3 ve 62. maddeleri gereğince, hesap hatası yapılarak 1 yıl 15 gün hapis cezası verildiği, Dairemizce yapılan temyiz incelemesinde, sonuç cezanın 9 ay 21 gün hapis cezasına indirilmek suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği, ancak TCK’nın 50/3. maddesine göre, daha önce hapis cezasına mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasının, yaş küçüklüğü nedeniyle zorunlu olarak seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiği ve hangi seçenek yaptırımın tercih edileceğinin de yerel mahkemenin takdirinde olduğu anlaşıldığından,
Dairemizce verilen 06.06.2013 gün ve 2013/3086 esas, 2013/17714 karar sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
... Çocuk Mahkemesince verilen 14/06/2011 gün ve 2010/781 esas, 2011/550 karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
TCK’nın 43/2. maddesi gereğince ¼ oranında artırım yapılırken, hesap hatası sonucu 9 ay 21 gün yerine, 1 yıl 15 gün hapis cezasına hükmedilip buna bağlı olarak, sonuç ceza miktarı itibariyle zorunlu olarak uygulanması gereken TCK"nın 50/3. maddesinin değerlendirilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden itiraz yazısına uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.