MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevini usulsüz üstlenme
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 262, 50 maddeleri uyarınca ayrı ayrı 1.800 TL adli para cezası

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların öncelikli olarak müşteki ..."na ait iş yerine gidip, sanık ..."in müştekiye maliyeden geldiklerini söyleyerek "sana defterleri çıkarttırırsam büyük ceza alırsın, sana yedi -sekiz bin liraya mal olur, gel bunu küçük meblağla kapatalım," dediği, müştekinin herhangi bir eksikliği olmadığını, evrakların tam olduğunu belirtmesi üzerine iş yerinden ayrılarak diğer müşteki İsak Kuru"ya ait iş yerine gidip bu müştekiye de aynı şekilde maliyeden geldiklerini söyleyerek resmi evraklarını istedikleri, müştekinin evrakları ibraz ederken sanıklardan şüphelenen diğer müşteki Nazif"in olay yerine gelip maliyeye ait kimliklerinin olup olmadığını sorması üzerine sanık ..."in olay yerinden kaçtığı ve diğer sanığın yakalandığı böylelikle sanıkların kamu görevini usulsüz üstlenme suçunu işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda;
Sanıkların ve O yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Sanıkların salt kamu görevlisi olduklarını söyleyip, memur süsü vererek hile ile çıkar sağlamaya kalkıştıkları, müştekilerin kimlik sorması üzerine kaçmaya çalıştıkları, eylemin dolandırıcılık suçuna teşebbüs olduğu gözetilmeden dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
2) Uygulamaya göre de;
Sanık ..."in eylemi sonucunda bir zararın meydana gelmediği ve adli sicil kaydı da bulunmadığı gözetilmeden hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.