4. Ceza Dairesi 2013/20917 E. , 2014/5606 K.
"İçtihat Metni"
Tehdit suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, ... 3. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 15/07/2008 gün ve 2008/348 esas, 2008/602 karar sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 30/04/2013 gün ve 2010/17731 esas, 2013/13106 sayılı kararıyla;
" Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanığın tekerrüre esas alınan sabıkasına konu ilamda TCK"nın 58. maddesinin uygulandığı ve kesin olmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA," karar verilmiştir.
I-İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/06/2013 gün ve 2008/222198 sayılı yazısı ile;
" Yüksek Dairenizin ilamında, tekerrüre esas alınan sabıkasına konu ilamda TCK"nın 58. maddesinin uygulandığı ve kesin olmadığı" kabul edilmekle birlikte;
Mahkemece tekerrüre esas alınan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/317 esas, 2007/587 karar sayılı dosyası ile tehdit suçundan hükmedilen 1.500,- TL ve hakaret suçundan 740,- TL para cezası olup, bu nedenle CMUK.nın 305/son maddesi gereğince kesin nitelikte bulunduğu, bu nedenle tekerrür koşullarının oluşmadığı, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasanın 108.maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin, yalnızca hapis cezalarına ilişkin olduğu ve aynı Yasanın adli para cezalarının infaz yöntemini gösteren 106.maddesinde de mükerrirlerle ilgili bir düzenlemeye yer verilmediğinin anlaşılması karşısında, hakkında adli para cezası hükmolunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nın 58/6.maddesinin uygulanamayacağı, yasaya aykırı olarak sonuç tayin edilen adli para cezaları nedeniyle TCK.nın 58. maddesinin tatbik edilmesinin adli para cezalarının kesin olma niteliklerini de ortadan kaldırmayacağı gözetilerek;
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yüksek Dairenizin 30/04/2013 gün ve 2010/17731 E, 2013/13106 K sayılı onama kararının kaldırılarak,
Tekerrüre esas alınan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/317 esas, 2007/587 karar sayılı dosyası ile tehdit suçundan hükmedilen 1.500,- TL ve hakaret suçundan 740,- TL para cezası olup, bu nedenle CMUK.nın 305/son maddesi gereğince kesin nitelikte bulunduğu, bu hüküm nedeniyle tekerrür koşullarının oluşmadığı, ancak 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasanın 108.maddesi ve 5219 sayılı yasa ile yapılan değişiklikten önceki düzenlemeye göre, kesin nitelikte olmadığı anlaşılan ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/02/2004 gün ve 2003/371 E, 2004/160 K sayılı 379,- TL adli para cezasına ilişkin hükmünün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Gerekçesi ile hükmün CMUK.nın 321.maddesi gereğince BOZULMASI, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK.nın 5320 sayılı Yasa uyarınca halen yürürlükte bulunan 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkındaki hükümde TCK.nın 58.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün, “Sanığın ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/02/2004 gün ve 2003/371 E, 2004/160 K sayılı hükmü 379,- TL adli para cezasına ilişkin hükmü ile mükerrir olduğu anlaşıldığından TCK.nın 58.maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına şeklinde değiştirilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İtirazın Yüksek Dairenizce yerinde görülmemesi halinde ise, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gönderilmesine karar verilmesi” isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü:
II- KARAR
Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve mahkemece tekerrür uygulamasına dayanak kabul edilen ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.06.2007 tarih ve 2006/317-2007/587 sayılı kararı uyarınca 5237 sayılı TCK’nın 106/1, 29, 62 ve 50. maddeleri uyarınca verilen hapisten çevrili 1500 TL ve 125/1, 29, 62 ve 50. madde uyarınca verilen 740 TL adli para cezasının, Ceza Genel Kurulu’nun 29.03.2011 tarih ve 6/257-29 sayılı kararında da belirtildiği gibi 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinde, 647 sayılı Yasanın 4. maddesinde yer alan “Bu hükmün uygulanması kanun yollarına başvurmada engel teşkil etmez” benzeri bir düzenlemeye yer verilmemesi nedeniyle, kesin nitelikte olduğu ve 1412 sayılı CMUK’un 305/son maddesi uyarınca tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi açıkça Kanuna aykırıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizce verilen 30/04/2013 gün ve 2010/17731 esas, 2013/13106 karar sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA,
... 3. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 15/07/2008 gün ve 2008/348 esas, 2008/602 karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başka ilamları bulunmasına karşın, kesin nitelikteki adli para cezası içeren ilamın TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınması,
Kanuna aykırı ve temyiz edilen kararın açıklanan noktası itiraz yazısına uygun olarak, tekerrür uygulamasına ilişkin hüküm fıkrasının çıkarılarak yerine “Sanığın adli sicil kaydında yer alan ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 27.12.2005 tarihinde infaz edilen 10.02.2004 tarih ve 2003/371 esas ve 2004/160 karar sayı ile yaralama suçundan 456/4, 457/1, 51/1 ve 81. maddeleri gereğince verilen 379 TL cezadan dolayı mükerrir olduğu anlaşıldığından, TCK’nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın bu karar esas alınarak belirlenmesine biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hüküm, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 20/20/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.