23. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1844 Karar No: 2020/3255 Karar Tarihi: 26.10.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1844 Esas 2020/3255 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı ile hizmet sözleşmesi imzaladıklarını ve bu kapsamda çalıştırılan işçinin dahil olduğu iş mahkemesinde açılan dava sonrasında işçilik alacaklarının tahsil edildiğini ve bunun için ödeme yaptıklarını belirterek davalıdan alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, tarafların sorumluluğunun yarı yarıya olduğu kabul edilerek bir kısım alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Ancak Yargıtay 13. HD ilamı sonrasında, işçilik alacaklarının dava dışı diğer alt işverenler nezdindeki çalışmalarını da kapsadığından son işveren olan davalının tam olarak sorumlu olduğu belirtilmiş ve bu doğrultuda bir bilirkişi raporu talep edilmesi istenmiştir. Sonucunda davalının belirlenen miktarda alacakların tahsiline karar verilmiştir. Kanun maddeleri açıkça belirtilmemiştir.
23. Hukuk Dairesi 2019/1844 E. , 2020/3255 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile hizmet alım sözleşmesi imzalandığını ve bu kapsamda çalıştırılan dava dışı işçi ...’nün iş akdinin feshedilmesi üzerine iş mahkemesinde açmış olduğu davada işçilik alacaklarının tahsiline karar verildiğini, başlatılan takip üzerine işçiye müvekkilinin ödeme yaptığını, taraflar arasındaki sözleşme ve şartname gereğince ihale konusu işin ifası için çalıştırdığı işçilerin her türlü hak ve alacaklarından davalı yüklenici şirketin sorumlu olduğunu ileri sürerek, yapılan 9.595,97 TL ödemenin, 03.12.2013 ödeme tarihinden itibaren gecikme faiziyle birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmede davaya konu olan alacakların müvekkiline ait olacağına ilişkin açık bir düzenlemenin mevcut olmadığını, müvekkilinin iş mahkemesi dosyasında taraf olmadığını, iş yerinin devrini takiben 2 yıllık süre geçtiğinden müvekkili şirketten alacak talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tarafların işçiye karşı sorumluluklarının yarı oranda olduğunun kabulüyle 4.872,10 TL"nin davalıdan tahsiline dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 13. HD 22.03.2016 tarihli 2016/6366 Esas 2016/8326 Karar sayılı ilamı ile taraflar arasındaki sözleşmenin eki niteliğinde olan teknik şartnamede dava konusu işçilik alacakları nedeniyle yüklenicinin sorumlu olacağının açıkça belirtildiği ancak davacı belediyeden tahsil edilen işçilik alacaklarının, dava dışı işçinin sadece davalı şirket nezdindeki çalışmasını değil, dava dışı diğer alt işverenler nezdindeki çalışmalarını da kapsadığından son işveren olan davalının, ihbar tazminatının tamamından, kıdem tazminatı da dahil olmak üzere diğer işçilik alacaklarından ise, kendi dönemine isabet eden miktarlar üzerinde tam sorumlu olduğu kabul edilerek, konusunda uzman bilirkişiden bu doğrultuda alınacak rapor sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda alınan rapor doğrultusunda 7.337,14 TL"nin 03.12.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 26.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.