15. Ceza Dairesi 2018/292 E. , 2018/3913 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : a-TCK’nın 204/1, 62, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
b-TCK’nın 158/1-f, son, 62, 52/2, 53. maddeler maddeler gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, aldığı bilgisayar karşılığında müştekiye beş adet çek verdiği, yapılan incelemede suça konu 13.150 TL bedelli çekin sahte olduğunun belirlendiği, böylece sanığın müştekiye sahte çek vermek suretiyle haksız menfaat temin ederek nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
30/10/2005 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının 30/10/2017 tarihinde dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık aşamalarda değişmeyen ifadesinde, suça konu çeki Iğdır ilinde ...Ticaret isimli işyerinde bulunan ... isimli kişiden aldığını, suça konu çekle birlikte borcun bir kısmını ödediğini ve çeklerin yanısıra müştekiye teminat olarak senet verildiğini belirttiği dikkate alınarak gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından; sanığın çeki aldığını belirttiği ... isimli kişinin açık kimlik bilgileri ve adresinin araştırılması, bulunması halinde ifadesinin alınarak suça konu çeki sanığa verip vermediği, vermiş ise hangi ticari ilişki karşılığı verdiği hususlarının sorulması, sanık, keşideci ve ... isimli kişilerin yazı ve imza örneklerinin usulüne uygun olarak alınarak, mukayeseye elverişli belge asıllarıyla birlikte kriminale gönderilmesi suretiyle, söz konusu çekteki yazılar ile imzanın kime ait olduğunun kesin olarak belirlenmesi, ilgili belgelerin dosyaya konulması, sanığın, borçlusu ..., kefili kendisi olan olan üç adet senedi de çeklere teminat olarak verdiğini iddia etmekle, söz konusu senet asılları ve 18/01/2006 tarihli protokolün getirtilerek incelenmesi, söz konusu senetlerin, suça konu çeke teminat olarak verilip verilmediğinin araştırılması, buna dair kayıtların getirtilmesi, suça konu çekle birlikte verilen diğer çeklerin getirtilerek incelenmesi, bu çeklerin de, suça konu çekteki keşideciye ait olup olmadığının araştırılmasından sonra sanığın verdiği beş adet çekten sadece birinin sahte çıkması, sanığın çeklerle birlikte müştekiye teminat olarak senet vermesi ve durumun ortaya çıkmasından sonra çek bedellerinin bir kısmını ödediğini belirtmesi karşısında bu hususların karar yerinde değerlendirilip sanığın ne şekilde suç işleme kastıyla hareket ettiğinin tartışılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de; sanığın, alınan ifadesinde ve temyiz dilekçesinde suça konu çek bedelinin bir kısmını müştekiye ödediğini belirtmesi karşısında, müştekiye, sanık tarafından zararın tamamen veya kısmen giderilip giderilmediği, kısmi ödeme varsa; 5237 sayılı TCK’nın 168/4. maddesi kapsamında, bu kısmi ödemeye rızası olup olmadığının sorularak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.