1. Ceza Dairesi 2010/6072 E. , 2012/7800 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 1/B - 2010/257333
MAHKEMESİ : Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ ve NO : 19/12/2006, 2006/247 (E) ve 2006/399 (K)
SUÇ : Kasten yaralama, kasten yaralamaya teşebbüs, 6136 sayılı Yasaya Muhalefet, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma
TÜRK MİLLETİ ADINA
A) Sanık Adnan müdafiinin, sanık hakkında, mağdur Ramazan"ı yaralamaya azmettirme, ruhsatsız silah taşıma ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından verilen beraat kararlarına ilişkin gerekçeye yönelik olmayan temyizinde hukuki yarar bulunmadığından, temyiz isteminin bu yönden reddine karar verilmiştir.
B) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Adnan"ın mağdur M.. Ç.."a yönelik eylemi, sanık İbrahim"in mağdurlar M.. Ç.."a ve Ramazan"a yönelik eylemleri, sanık M.. Y.."ın mağdurlar M.. Ç.."a ve Ramazan"a yönelik eylemleri, sanık Ahmet"in mağdur İbrahim"e yönelik eyleminin sübutu kabul, sanıklar İbrahim ve M.. Y.."ın ruhsatsız silah taşıma suçları yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliklerini tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçeler ile reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Adnan müdafiinin bir sebebe dayanmayan, sanık İbrahim müdafıinin sübuta, sanık M.. Y.. müdafiinin sübuta, TCK"nun 62. maddesinin uygulanması gerektiğine, sanık Ahmet müdafiinin sübuta, TCK"nun 50 ve 51. maddelerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1- Sanık Ahmet hakkında kurulan hüküm yönünden;
Dosya içeriğine göre, sanık Adnan ve arkadaşlarının mağdurlardan M.. Ç.."ın arkadaşı ve ortağı olan Cumali"yi darp ve gasp ettiğinin iddia edildiği, sanık Adnan"ın, mağdur Mehmet"in bu olaylar nedeniyle şahitlik yapmaması için haber saldığı, anlaşmazlığın devam etmesi üzerine sanık Adnan"ın ve diğer sanıklar M.. Y.. ve İbrahim"in mağdur M.. Ç.."ın bulunduğu yere geldikleri, sanıklar M.. Y.. ve İbrahim"in birden çok kez ateş ettikleri, mağdur Ramazan"ın olay yerine gelerek sanık İbrahim"e engel olmak istediği, bu sırada sanık Ahmet"in sanık İbrahim"i bıçakla yaraladığı olayda; sanık Ahmet"in diğer mağdurlara karşı gerçekleşen haksız saldırıyı, o anki hal ve şartlara göre, saldırıyla orantılı şekilde defetmek için hareket ettiği anlaşıldığından, hakkında TCK"nun 25. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılmaması,
2- Sanık M.. Y.. hakkında mağdurlar M.. Ç.. ve Ramazan"a karşı silahla yaralamaya teşebbüs ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından, sanık İbrahim hakkında mağdurlar M.. Ç.. ve Ramazan"a karşı silahla yaralamaya teşebbüs ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından, sanık Adnan hakkında silahla yaralamaya azmettirme suçundan kurulan hükümler yönünden;
Sanıklar M.. Y.., İbrahim ve Adnan"ın eylemleri birden çok mağdura karşı silahla tehdit suçunu oluşturduğu halde, TCK"nun 106/2-a, 43. maddeleri gereğince cezalandırılmaları gerekirken suçlara yanlış vasıf verilerek silahla yaralamaya teşebbüs ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından ayrı ayrı hüküm kurulması,
3- Kabule göre de; sanık Adnan"ın mağdur M.. Ç.."ı yaralamaya azmettirme suçu, sanık İbrahim"in mağdurlar Mehmet M.. Ç.. ve Ramazan"ı yaralamaya teşebbüs, ruhsatsız silah taşıma, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçları, sanık M.. Y.."ın mağdurlar M.. Ç.. ve Ramazan"ı yaralamaya teşebbüs, ruhsatsız silah taşıma, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçları, sanık Ahmet"in mağdur İbrahim"i kasten yaralama suçundan kurulan hükümler yönünden,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 11.03.2008 tarih, 2008/7-14 esas, 2008/50 sayılı kararı ile; 5271 sayılı CMK"nun 231. maddesinde değişiklik yapan 5728 sayılı Kanunun 562. maddesinin amaç, kapsam ve gerekçesi de nazara alındığında; hükümden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK"nun 231. maddesindeki "hükmün açıklanmasının geri bırakılması"na ilişkin düzenleme karşısında suçun niteliği, hükmolunan cezaların türü gözetilip dosyada bulunan adli sicil kayıtları da değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce hilafına BOZULMASINA, 18.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.