Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/1649 Esas 2010/2510 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1649
Karar No: 2010/2510
Karar Tarihi: 09.03.2010

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/1649 Esas 2010/2510 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2010/1649 E.  ,  2010/2510 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı-k.davalı vekili tarafından, davalı-k.davacı aleyhine 25.12.2008 gününde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi, karşı davacı tarafından davacı-k.davalı aleyhine 04.05.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 05.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, karşı dava Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanan tescil istemine ilişkindir.
    Mahkemece, çapa dayalı elatmanın önlenmesi istemi kabul olunmuş, tescil istemine ilişkin karşı davanın süresinde olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, karşı davacı(davalı) temyiz etmiştir.
    1-Davalının elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi gerekmiştir.
    2-HUMK.nun 203 maddesi uyarınca davalı karşı davasını esas dava hakkındaki cevap dilekçesinde bildirmek suretiyle açabilir. Yasanın 195.maddesine göre de karşı davanın açılma süresi dava dilekçesinin kendisine tebliği tarihinden itibaren 10 gündür. Eldeki uyuşmazlıkta karşı davacı ... davasını 10 günlük süre içinde açmamış ise de 04.05.2009 tarihli dilekçesini harçlandırmıştır. Bu şekilde açılan dava karşı dava olmayıp müstakil açılmış bir davadır. O yüzden ayrı olarak açılan ve eldeki davada birleşen Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı istemin esası hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmalıdır. Türk Medeni Kanununun 724.maddesine konu yapının sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde olması gerektiği aranmıştır. Davaya konu edilen, iki taşınmaz arasındaki sınırı belirleyen duvar için bu madde hükmünden yararlanma imkanı olmadığından ... tarafından açılan birleşen davanın reddi gerekir.
    Mahkemece bu saptama gözetilerek birleşen davanın reddi yerine değişik bazı gerekçelerle istemin reddi doğru değil ise de, karar sonuçta davanın reddine ilişkin olduğundan karar gerekçesi yukarıda yazılı olduğu şekilde HUMK.nun 438/son maddesince düzeltilerek davacının bütün temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesi DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 09.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.