16. Hukuk Dairesi 2015/4113 E. , 2016/4611 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... çalışma alanında bulunan 102 ada 24, 38; 153 ada 72; 144 ada 4; 147 ada 10 parsel sayılı 9.210.63; 2214.10; 3.043.18; 7.346.49; 895.90 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına; 110 ada 2 parsel sayılı 1276.83 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise aynı nedenle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Çekişmeli parsellerden 102 ada 38 parsel Asliye Hukuk Mahkemesindeki kamulaştırma davası sonucunda hükmen ifraz edilerek kamulaştırma dışı kalan bölümü 102 ada 50 parsel numarası ile 1.124,84 metrekare yüzölçümü ile tapuya tescil edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak miras payı oranında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 110 ada 2; 153 ada 72; 147 ada 10; 102 ada 50 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın kabulü ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının davacının miras hissesi oranında iptal edilerek davacı adına tapuya kayıt ve tesciline; 144 ada 4 ve 102 ada 24 parsellere yönelik davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre 102 ada 24, 38 (ifraz sonucu 102 ada 50 parsel) 153 ada 72; 144 ada 4; 147 ada 10 parsel sayılı taşınmazlara yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün bu parseller yönünden ONANMASINA,
2- 110 ada 2 parsele yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava konusu taşınmaz kök muris ..."in terekesi karşısında 3. kişi konumunda bulunan ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... tereke adına değil, yalnızca kendi miras payına yönelik olarak dava açmıştır. Kök muris Mustafa"nın ölüm tarihi (26.05.1976) itibariyle tereke elbirliği hükümlerine tabidir. Elbirliği mülkiyetinde TMK"nın 640. maddesi uyarınca ortakların terekeye ait bütün hakları üzerinde birlikte tasarruf etmeleri esastır. TMK"nın 701. maddesinde; "Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti elbirliği mülkiyetidir" şeklinde tanımlanmıştır. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yayılmış olup, terekenin tamamını kapsar. Aynı Kanun"un 702. maddesinde topluluk devam ettiği sürece tasarruf işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. Dava açmak da tasarrufı bir işlem olduğuna göre, mirasçılardan birisinin kendi payını ileri sürerek dava açması mümkün değildir. Başka bir anlatımla, bir mirasçının elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bir taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi yoktur. Mirasçılardan birisinin kendi payı hakkında açtığı dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (olurlarının alınması) veya TMK"nın 640. maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesi de mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle davacının kendi payına hasren dava açma yetkisi ve dolayısıyla davanın dinlenme olanağı bulunmadığı göz önüne alınmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.