Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile TCK"nın 179/3-2, 62, 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, 11.12.2010 tarihinde işlediği sabit görülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı TCK"nın 179/3-2, 62. maddeleri gereğince 1 ay 20 gün gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Trabzon (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 27.06.2011 tarihli, 2011/161 esas, 2011/658 sayılı kararının itiraz edilmeden 15.07.2011 tarihinde kesinleşmesinin ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başlamasının ardından, Akçaabat Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2013 tarihli, 2014/368 esas, 2013/113 sayılı kararı ile 08.07.2012 tarihinde işlediği sabit görülen 6136 sayılı yasaya muhalefet suçundan dolayı TCK"nın 6136 sayılı yasanın 13/1, TCK"nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince 6000 TL ve 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin mahkumiyet hükmü 02.04.2014 tarihinde kesinleşen sanık hakkında, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle ihbarda bulunulmasını müteakip, duruşma açılarak, sanığın savunması alınıp, 27.06.2011 tarihli hükmün CMK"nın 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına ilişkin Trabzon 5. Asliye Ceza Mahkemesinin kararını kapsayan dosya incelendi.
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın suç tarihinde 400 promil alkollü olarak seyrettiği aracıyla direksiyon hakimiyetini kaybederek mağdura ait işyerinin camına çarparak maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı gözönünde bulundurulup, suçun işleniş biçimi ve alkol oranına göre hak ve nesafete uygun biçimde alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hükmün açıklanmasının şartlarının oluşmadığına yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 19/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.