12. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4651 Karar No: 2017/10434 Karar Tarihi: 19.12.2017
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/4651 Esas 2017/10434 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2016/4651 E. , 2017/10434 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK"nın 89/4, 62, 50/4, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, verilen cezanın çok olduğuna, cezanın ertelenmesine veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Katılanlar ... ve ..."nin adli raporlarında kırıkları mevcut olduğunun tespit edilmesi, katılan ..."in adli raporunda, kendisi tarafından çıkık olduğunun beyan edilmesi sebebiyle ilk tedavisinin yapıldığı yerden rapor alınmasına yönelik görüş bulunması yine katılan ..."ın da basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığının belirtilmesi karşısında; katılanlara ilk müdahalenin yapıldığı hastaneden tedavi evrakları getirtilerek bulundukları yere en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevkleri sağlanarak yaralanmalarının derecesini bildirir raporlar alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine, tüm katılanların basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandıklarını kabulle yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Sanık hakkında hükmedilen 10 ay hapis cezası kısa süreli olmasına rağmen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında TCK"nın 50/4. maddesine işaret edilmesi, 3-Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasına esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi Kanuna aykırı olup, sanık ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.