1. Hukuk Dairesi 2019/184 E. , 2021/666 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakan ...’ın maliki olduğu 130 ve 565 parsel sayılı taşınmazların tamamını ve 1922 parsel sayılı taşınmazdaki 3899/5149 payını, çocukları olan davalılara satış suretiyle devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, davalı ... 565 parsel sayılı taşınmazdaki payını 3.kişiye sattığından devredilen paydan hissesine isabet edecek olan bedel için şimdilik 5.000,00 TL‘nin işleyecek faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davacının mirasbırakana ait bir çok taşınmazını muvazaalı olarak ilk evliliğinden olan çocuklarına devrettirdiğini, davacının kendi çocuklarının borçlarını ödettirmek için murise mallarını sattırdığını, kendilerinin de bedelini ödemek suretiyle taşınmazları satın aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, temlik işlemlerinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 565 parsel sayılı taşınmaz için davacının miras payının bedeli olarak 214.400,00 TL‘nin davalı ...’dan tahsiline ilişkin karar, Dairece; "… Somut olaya gelince, mirasbırakanın davacı ile henüz evlenmeden birlikte yaşadığı dönemde 1922 parsel sayılı tarla niteliğindeki taşınmazın 1250/5149 payını davacıya temlik ettiği, geride kalan taşınmazları da davalılara eşit paylar oranında satış suretiyle temlik ettiği, dinlenen tanık beyanları ve dosya içeriğinden bu temliklerin mal kaçırma amacı ile değil, paylaştırma amacı ile yapıldığı sonucuna varılmaktadır.Bu somut olgular, yukarıdaki ilkeler ile değerlendirildiğinde temliklerin muvazaalı olduğundan söz edilemez. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 09.02.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalılar vekili Avukat Başak Şahin geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmesine, özellikle mirasbırakanın çekişmeli temliklerde mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak hareket ettiğinin 4721 sayılı TMK"nin 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK"nin 190. maddesi uyarınca kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik yoktur. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalılar vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 23.40. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 09.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.