MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.03.2009 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin men"i ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 08.09.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı Hazine, davalının ... yolunda orta refüj ayırıcısı üzerine tesis ettiği baz istasyonu nedeniyle müdahalenin men’ine ve baz istasyonunun kaldırılarak, taşınmazın boş olarak teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiştir.
Hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Müdahalenin men’i davalarında, müdahale edilen taşınmaz kısmının değeri mahkemenin görevinde esas alınır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 1/2 ve 2/2 maddelerinde de mahkemenin görevini dava olunan şeyin değerinin belirleyeceği öngörülmüştür. Somut olayda; mahallinde keşif yapılmadan dava konusu baz istasyonunun zeminde işgal ettiği taşınmazın değeri saptanmadan görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır.
Eksik araştırma ve inceleme sonucu kararda yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru bulunmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 08.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.