Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/4593 Esas 2017/10391 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4593
Karar No: 2017/10391
Karar Tarihi: 18.12.2017

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/4593 Esas 2017/10391 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2017/4593 E.  ,  2017/10391 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 Sayılı Yasa Uyarınca Tazminat
    Hüküm : Davanın reddi

    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-)Dosyanın yapılan incelenmesinde, 28/03/2002-13/07/2005 tarihleri arasında tutuklu kaldığı anlaşılan davacının tazminat talebinin, 466 sayılı Kanun hükümleri kapsamında kaldığı anlaşılmakla, Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas ve 2010/57 sayılı kararında, 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, ancak adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi, Dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.05.2014 tarih, 2014/141 esas, 2014/229 sayılı kararında da belirtildiği üzere beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların Yazı İşleri Yönetmeliğine göre süresinde tebliğ edilip kesinleşme tarihinden itibaren her halükarda 10 yıl, kesinleşmiş kararların tebliğinden itibaren ise 3 ay içinde tazminat davalarının açılması gerektiği ve dava süresi açısından Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulü ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği, bu kapsamda incelemeye konu olan tazminat davasına dayanak teşkil eden Adana Ağır Ceza Mahkemesi"nin, 2005/283 Esas - 2006/167 Karar sayılı dosyasında davacı hakkındaki 30/03/2006 tarihli beraat hükmünün, her ne kadar 17/03/2009 tarihinde Yargıtay 6. Ceza Dairesi"nin 2008/23141 Esas - 2009/5180 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onandığı şeklinde kesinleşme şerhi düzenlenmiş ise de, bahse konu ilamda yer alan bilgilere göre davacı (sanık) ... hakkında bir temyiz bulunmadığı, bu suretle adı geçen yönünden hükmün daha önceden temyiz edilmeksizin kesinleştiği, ancak kesinleşmiş beraat kararının davacıya (sanığa) tebliğ edilip edilmediği yönünde herhangi bir araştırma yapılmadığı, bu kapsamda öncelikle bu konuda ilgili dosyasından araştırma yapılması ve kesinleşmiş beraat kararının davacıya (sanığa) tebliğ edilmediğinin anlaşılması durumunda incelemeye konu tazminat davasının yasal süresinde açıldığının kabulü ile toplanacak delillere göre bir değerlendirme yapılarak davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davanın olayda uygulanma imkanı bulunmayan 5271 sayılı CMK"nın 142/1. maddesinde belirtilen yasal süresinde açılmadığından bahisle reddine dair yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-)466 Sayılı Yasa Uyarınca Tazminat olan dava adının gerekçeli karar başlığına Koruma Tedbirleri Nedeni İle Tazminat olarak yazılması,
    3-)11/09/2014 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığına yazılmaması,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.