17. Hukuk Dairesi 2018/3190 E. , 2020/297 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen yerel mahkeme kararının davacılar vekili ve davalı ... vekili ile davalı ... şirketi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nce verilen kararın Yargıtayca incelenmesi süresi içinde davacı ... vekili tarafından istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalılardan ..."ın maliki olduğu otobüsün ... Sevk ve idaresinde iken davacıların murisi ..."nin sevk ve idaresindeki motosiklete çarpışması sonucu maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, ..."nin vefat ettiğini, kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı ... şirketi tarafından yapıldığını, 30.05.2012 tarihinde davalı ... şirketine başvuru yaptıklarını, yaptıkları sigorta şirketi tarafından 84.471,58 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin yetersiz olduğunu, davacılar ..., ... ve
... için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.400,00 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline, yine meydana gelen olay nedeniyle manevi yönden davacıların zarar gördüğünü ve ... için 80.000,00 TL, çocukları ...,... için 40.000,00"er TL, ... için 20.000,00 TL, ...,... için 25.000,00"er TL olmak üzere toplam 310.000,00 TL manevi tazminatın kaza olayının meydana geldiği tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalılardan sürücü ... ve araç sahibi ..."tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili yargılama aşamasında talebini 175.673.28 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, Davacıların maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı ... için 145.426,14 TL, davacı ... için 6.316,32 TL, davacı ... için 7.441,11 TL, davacı ... için 4.667,90 TL, davacı ... için 11.821,81 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... şirketi için dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere diğer davalılar yönünden 16.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine, diğer davacılar ... ve ... yönünden açılan maddi tazminat istemine ilişkin davanın reddine, Davacıların manevi tazminat istemli davalarının kısmen kabulü ile; davacı ... için 15.000,00 TL, davacı ...,...,... için 10.000,00"er TL, davacı ... için 7.000,00 davacılar ... için 8.000,00"er TL olmak üzere toplam 78.000,00 TL manevi tazminatın davalılar olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, davacılar vekili ve davalı ... vekili ile davalı ... şirketi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesince I-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, II- Davalı ... ve davalı ... vekillerinin istinaf başvurularının esastan kabulü ile Şanlıurfa 4. Asliye
Hukuk Mahkemesi"nin 01/12/2016 tarih ve 2012/448 esas ve 2016/403 sayılı kararının, yeniden esas hakkında karar verilmek üzere, kaldırılmasına; 1-Davacılar ...,... ve ..."nin maddi tazminata ilişkin davalarının kısmen kabulü ile davacılar desteğinin müterafik kusurunun zarara etkisi göz önüne alınarak TBK"nın 52/1 maddesi uyarınca tazminattan % 20 oranında indirim yapılmak suretiyle davacı ... için 116.340,90 TL, davacı ... için 5.053,06 TL, davacı ... için 5.952,89 TL, davacı ... için 3.734,32 TL ve davacı ... için 9.457,45 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... şirketi için dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere, diğer davalılar yönünden 16.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine, 2-Davacılar ...,... yönünden maddi tazminat istemine ilişkin davanın reddine, 3-Davacıların manevi tazminat istemli davalarının kısmen kabulü ile; davacı ... için 15.000,00 TL, davacı ...,... için 10.000,00"er TL, davacı ... için 7.000,00, davacılar ...,... için 8.000,00"er TL olmak üzere toplam 78.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
karar verilmiş, hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, istinaf mahkemesi kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; aşağıdaki bendin kapsamı dışında istinaf kararı ve gerekçesinin usul ve yasaya uygun görülmesine göre; davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkindir.
BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza
olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı için takdir edilen manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nun 371/1-a maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemesi Daire kararının BOZULMASINA 6100 sayılı HMK 373/2. maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ..."ye geri verilmesine, 30/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.