22. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/28979 Karar No: 2016/2087 Karar Tarihi: 26.01.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/28979 Esas 2016/2087 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2014/28979 E. , 2016/2087 K. "İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA: Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı, iş sözleşmesini feshettiğini beyan ederek davalıdan kıdem tazminatı ile bir takım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçinin fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Fazla çalışma yaptığını, iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla mesai yapıldığı iddia edilen çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda; davacının davalı işyerinde 24.08.2010-16.02.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı anlaşılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının, davacının 09:00-19:00 saatleri arasında çalıştığı buna göre; haftalık dokuz saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek faza mesai alacağı hesaplanmıştır. Ancak karar dosya kapsmına uygun düşmemektedir. Dinlenen davacı ve davalı tanıklarının beyanı ile özelikle yapılan işin niteliği, dosya içeriğindeki deliller ile birlikte değerlendirildiğinde davacının 09:00-18:00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek hesaplamalarında buna göre yapılması gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 26.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.