
Esas No: 2015/37250
Karar No: 2017/7520
Karar Tarihi: 12.06.2017
Tehdit - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/37250 Esas 2017/7520 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A. Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçlarında; temel cezanın doğrudan TCK"nın 125/3-a maddesi gereğince tayini yerine aynı Kanun"un 125/1. maddesi ile belirlenip daha sonra arttırım yapılmış ise de, sonuç cezanın değişmemesi nedeniyle bozmayı gerektirmediği,
Hakaret suçundan kurulan hükümde sonuç ceza “1 yıl 2 ay 17 gün” yerine “14 ay 17 gün” olarak eksik tayin edilmişse de bu hususun aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
1. Önceki hükmün yalnızca sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi karşısında, CMUK"nın 326/son maddesine göre sonradan kurulan hükmün sanık aleyhine değiştirilemeyeceği gözetilmeden, bozma sonrası kurulan hükümde önceki hükme aykırı olarak sonuç cezanın 14 ay 17 gün olarak belirlenmesi,
2. TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduklarından, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesi uyarınca, temyiz edilen kararların açıklanan noktaları tebliğnamedeki isteme kısmen aykırı olarak, sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükümde hapis cezası uygulamasından sonra gelmek üzere “CMUK"nın 326/son maddesi gereğince sanığın 8.840 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi ve hükümden “TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın” çıkarılmak suretiyle suretiyle, HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B. Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde ise;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye kısmen aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, “TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın” karardan çıkarılmak suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/06/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.