Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, maliki oldukları 329 parsel sayılı taşınmaza, davalılar tarafından müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine, taşınmazın eski hale getirilmesine ve bu iş için gerekli masraflarının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.Davalılardan Adem, açtığı geçit hakkı tesisi davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, çekişme konusu taşınmaza davalı Adem"in elatmasının önlenmesine, davalı Suat"ın ise elatmasının önlenmesine, taşınmazın eski hale getirilmesine ve eski hale getirme bedelinin tahsiline, diğer davalı bakımından ise davanın reddine ilişkin verilen 24.10.2011 tarihli karar Dairece “... Davalı Adem yönünden elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı Adem"in temyiz itirazları yerinde değildir. Somut olayda, çekişme konusu taşınmazın bir bölümünün asfaltlanmış yol olarak kullanıldığı, ancak bu yolun davalı Suat tarafından mı, yoksa başkaları tarafından mı açıldığı açıklığa kavuşturulmuş değildir. Hal böyle olunca, yerinde yeniden keşif yapılarak, tarafların bildirecekleri tanıklar da dinlenmek suretiyle çekişme konusu 329 parseldeki yolun davalı Suat tarafından açılıp açılmadığının saptanması, davalı Suat tarafından açıldığının belirlenmesi halinde elatmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesine karar verilmesi, yolun başkaları tarafından açıldığı ancak davalı Suat tarafından da kullanıldığının saptanması halinde ise elatmanın önlenmesine karar verilmekle yetinilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmiş olması yerinde değildir. Kabule göre de, eski hale getirme bedeli infaz aşamasında ortaya çıkacak olup, sadece eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken, eski hale getirme bedelinin tahsiline de hükmedilmiş olması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davalı Suat bakımından açılan davanın kısmen kabulüne ile müdahalenin menine, eski hale getirme taleplerinin reddine, diğer yönlerden karar kesinleştiğinden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmiştir.Karar, davalı .......... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ......................nin raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalı Suat"ın temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 640.95.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.