298 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/176 Esas 2018/1638 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/176
Karar No: 2018/1638
Karar Tarihi: 19.02.2018

298 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/176 Esas 2018/1638 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Şubat 2018'de temyiz edilen bir ceza davası kararı incelendi. Sanığın hasta eşi yerine diğer sanıkların bilgi ve onayı dahilinde oy kullanması sonucu gerçekleşen eylemin diğer sanıkların görevini kötüye kullanmaları suçuna azmettirmek suçunu oluşturduğu gerekçesiyle mahkumiyet kararı çıkarılmıştır. Ancak, Yargıtay tarafından yapılan incelemede, suç tarihinde 65 yaşından büyük olan sanık hakkında yabancı bir ülkeden verilen adli sicil kaydının engel sabıka niteliğinde olup olmadığı araştırılmadan, şartları oluşmadığından bahisle yasal olmayan gerekçeyle TCK\"nın 51/1. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle mahkumiyet kararı bozulmuştur. Ayrıca, suç tarihinin gerekçeli kararda yanlış yazılmış olduğu ve sanık hakkında TCK'nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmesi durumunda Anayasa Mahkemesi kararı gereği yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu olduğu belirtilmiştir. Bu nedenlerle, ceza davası kararı tebliğnameye kısmen uygun olarak bozulmuştur ve dosya yeniden mahkemesine gönderilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 298 Sayılı Kanun
- TCK'nın 51/1. Maddesi
-
19. Ceza Dairesi         2018/176 E.  ,  2018/1638 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 298 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Yerel Mahkemenin gerekçesine ve dosya kapsamına göre tebliğnamedeki " Sanığın hasta olan eşinin yerine diğer sanıkların bilgi ve onayları dahilinde oy kullanması şeklinde gerçekleşen eylemin diğer sanıkların görevini kötüye kullanmaları suçuna azmettirmek suçunu oluşturduğu nazara alınmadan suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması" şeklindeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Suç tarihinde 65 yaşından büyük olan sanık hakkında yabancı ülkeden verilen adli sicil kaydının engel sabıka niteliğinde olup olmadığı araştırılmadan, şartları oluşmadığından bahisle yasal olmayan gerekçeyle TCK"nın 51/1. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kabule göre de,
    1-) Suç tarihinin 30.03.2014 olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında 30.03.201 olarak gösterilmesi,
    2-) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.