17. Hukuk Dairesi 2014/20282 E. , 2017/6443 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 06.06.2017 Salı günü davacı vekili Av. ... geldi. Davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı; davalı ......"ın eşi olduğunu ... 3 pafta 6 ada 11 parsel 11 nolu çatı odası olan mesken ile ... 1 Bölge 3 pafta 6 ada 11 parsel 70/1460 hisseli 3 nolu taşınmazların tüm parasının tarafından ödenerek evlilik birliği içinde aldığını ve tapularını eşinin üzerine yaptığını, davalı ..."ın taşınmazları davalı olan annesi... üzerine tapuda düşük bedelle satış göstererek muvazalı olarak devrettiğini, taşınmazlardan 11 nolu meskeni aile konutu olarak kullandıklarını.davalı eşinin kendisini ikna ederek davalı eşinin olduğunu zannettiği 11 nolu daireye 200.000 TL harcama yaptığını, davalının 3 kişi üzerine danışıklı olarak devrettiğini belirterek dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile muvazalı satış işlemi sonucu satışı yapılan taşınmaz tapularının iptali ile eşi davalı ... ... ve kendi adına tapulara aile konut şerhi konulmasını talep etmiştir.
Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanana delillere göre, taşınmazların belirlenen değeri ile satış bedelleri arasında fark bulunsada, tasarruf tarihi ile boşanma davası arasında geçen süre, tarafların evli ve yakın akraba oldukları hususu dikkate alındığında davacının yapılan tasarrufları bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olacağı ve yıllar sonra açılan boşanma davası nedeniyle bu satışların iptalini istemenin iyiniyet kurallarına aykırı olacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, BK"nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir.
Gerek İİK"nun 277 maddesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında yine BK"nun 19.maddesine dayalı olarak açılan danışıklı işlemin iptaline ilişkin davada da somut olaya göre asıl amaç alacağın tahsilini sağlamak olduğu, böyle olunca davacının muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası açabilmesi için bir alacağının olması gerekir.
Somut olayda taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda davacı lehine nafaka ve tazminata hükmedildiği gibi davacı dava dilekçesindeki ileri sürülüşe göre katkı payı alacağı iddiasıda ileri sürülmediğinden davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır.Davanın bu nedenle reddi gerekir.
Sonuç itibari ile karar doğru olsada davanın dava şartı (hukuki yarar) yokluğu nedeniyle reddi gerektiğinden AAÜT"nin 7/2 maddesi gereğince davalılar yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 3.bendindeki “29.800,00 TL nispi” ibaresinin çıkarılarak yerine “1.500,00 TL maktu”ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.480,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 06/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.