12. Ceza Dairesi 2017/682 E. , 2017/10237 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmünaçıklanması ile, TCK"nın 179/3-2, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli ve üst Cumhuriyet savcıları tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılama sonunda, 24/06/2011 tarihli karar ile sanığın TCK"nın 179/3-2, 62, 53, 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın 09/09/2011 tarihinde kesinleştiği, daha sonra sanığın, Nisan 2014 tarihinde iletişim yoluyla hakaret suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Erzurum 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/11/2014 tarihli ilamı ile kesin nitelikte mahkumiyetine hükmedildiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli ve üst Cumhuriyet savcılarının sair temyiz itirazının reddine, ancak;
1-Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesi gereğince, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, daha önce kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verilse dahi 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50. maddesinin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi Kanuna aykırı,
2-Sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, mahalli ve üst Cumhuriyet savcılarının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.